H.Merkezi: Elazığ T Tipi Hapishanesi’nde bu hafta da yakınlarıyla görüşemeyen aileler basın açıklaması yaptı,Tek Tipin kabul edilemz olduğunu dile getirdi.
Dönüşümlü açlık grevinin 56. gününde olan tutsaklarla görüşebilmek için hapishaneye giden aileler, bir kez daha kapıdan döndü. Aileler, bunun üzerine hapishane önünde basın açıklaması yaptı.
Tutuklu bulunan Şengül Mehmetoğlu’nun eşi Hayati Mehmetoğlu, tutukluların kimlik dayatması başta olmak üzere çeşitli haksız, hukuksuz ve keyfi uygulamalara maruz kaldıkları için Eylül ayından bu yana aile ve avukat görüşüne çıkamadığını hatırlattı.
Adalet Bakanlığı ve Meclis İnsan Hakları İnceleme Komisyonu ile görüşmeler yaptıklarını aktaran Mehmetoğlu, sorunun çözüleceğine dair bilgi verildiğini, bugün açık görüş olmasından dolayı sorunun çözüldüğü umuduyla ülkenin bir çok yerinden gelen tutuklu yakınlarının yine büyük bir hayal kırıklığına uğradığını söyledi.
Mehmetoğlu, “İlgililerin verdiği sözlerin suya yazılmış bir yazıdan ibaret olduğu apaçık ortadadır. Adalet Bakanlığı yetkilileri ile cezaevi idaresinin açıklamalarının bir birinden farklı olduğu da manidardır” dedi.
“Yaşanacak her türlü olumsuzluktan bakanlık sorumlu”
Bakanlığın konuya daha ciddi yaklaşmasını ve muhalefet milletvekilleri ile insan hakları örgütlerinden oluşan bağımsız bir komisyonun hapishaneye gelerek tutuklularla görüşmesine izin vermesini isteyen Mehmetoğlu, “Cezaevleri çeşitli keyfi yaptırımların uygulandığı yerler olmamalıdır, tam tersine tutuklular evrensel hukukta yer olan kriterlere göre insani ölçülerde geçirmelidir. Bugün itibariyle 49. güne girilmiş olan açlık grevi telafisi zor bir duruma doğru gitmektedir. En kısa sürede bu haksız uygulamalara son verilerek, açlık grevinde olan tutukluların tedavileri için gerekli ortam hazırlanmalıdır” dedi. Mehmetoğlu, yaşanacak her türlü olumsuz durumdan hapishane idaresinin sorumlu olacağını sözlerine ekledi.
“Tek Tip insan bedenine, düşüncesine prangadır”
Hayati Mehmetoğlu, tek tip elbiseyi resmileştiren KHK’yı da değerlendirdi. Tek tip elbisenin insan onuru ve insanlık vicdanıyla bağdaşmayan bir uygulama olduğunu dile getiren Mehmetoğlu, “Zaten var olan OHAL hayatın doğal akışını tekleştirdiği gibi toplumsal huzursuzluğu da beraberinde getirmektedir. Bu yetmezmiş gibi daha yargılanmadan suçlu ilan eder gibi tutukluları toplumsal izalosyana tabi tutmak doğru değildir. Guantanamo başta olmak üzere birkaç yerde uygulanan bu tek tip kıyafet uygulaması insan bedenine, düşüncesine pranga vurmaktır” dedi, bunun kabul edilebilir olmadığını söyledi.
Aileler, bir sonraki gelişlerinde yakınlarıyla görüşememeleri durumunda oturma eylemine başlayacaklarını duyurarak hapishaneden ayrıldı.
