Sakaryaspor ile Amedspor arasında cumartesi günü oynanan maçta Sakaryaspor taraftarlarının Amedsporlulara yönelik saldırıları sonrası geçmişte Diyarbakırspor’a yönelik saldırıları “Diyarbakırspor – Düğünde Kalabalık, Taziyede Yalnız” * kitabının yazarı gazeteci Faruk Arhan’la, kulübün yaşadığı sorunları da Amedspor Başkanı Nurullah Edemen’le konuştuk.
Arhan, bugün Amedspor’un karşılaştığı saldırıların benzerlerini Diyarbakırspor’un kurulduğu 1968’den kapandığı 2013’e kadar yaşadığını belirtiyor.
Benzer sorunlarla Vanspor ve hatta Elazığspor’un bile karşılaştığını söyleyen Arhan, milliyetçi futbol seyircisinin tepkisinin Kürdün takımına, ideolojisine değil, Kürdün tamamen kendisine yönelik olduğunu söylüyor.
Amedspor Başkanı Nurullah Edemen de 2. Lig Beyaz Grup’ta mücadele eden Amedspor’un Süper Toto Teşkilat Başkanlığı tarafından tüm 2. ve 3. lig takımlarına verilen 300 bin liralık desteği alamayan tek takım olduğunu ifade ediyor.
Faruk Arhan kulüp geçmişini şu sözlerle özetliyor:
12 Eylül öncesi
1969’da Diyarbakırspor Kırıkkalespor deplasmanına gittiğinde ‘Kürtler dışarı’ tezahüratları yapılıyor. O dönem PKK yok, askerlere polislere yönelik saldırılar yok. Kürtlerin topyekun kimlik talepleri yok. Fakat Türkiye’deki milliyetçiler o dönem de Kürtlere karşı.
1970’lerin sonlarına doğru Diyarbakırspor, Eskişehir ve Trabzonspor’la birlikte ligde ciddi şekilde yükselişe geçiyor. İstanbul takımlarının tahtının sallanması bu takımların taraftarlarının hoşuna gitmiyor. Diyarbakırspor İstanbul’a deplasmana gittiğinde taraftarlar sıklıkla “Diyarbakırooo…” diye tezahürat yaparak “kıro” göndermesinde bulunurlardı.
“Kürtler dışarı”dan “PKK dışarı”ya
12 Eylül darbesi sonrası Kürtler tamamen yok sayılıyor. Türkiye’de aslında milliyetçi taraftar çok bilinçli. Neden? Bu dönemde ‘Kürtler dışarı’ diye tezahüratlar yapmıyorlar. Çünkü anayasal olarak herkes Türk kabul edildiği için ‘Kürtler dışarı’ diye bağırmak anayasaya aykırı.
O yüzden 80 sonrası ‘Kürtler dışarı’ tezahüratının yerini ‘PKK dışarı’ alıyor. Böylece tek taşla iki kuş vuruyorlar. Bu günümüze kadar sürüyor.
Ne tesadüftür ki, Diyarbakırspor’un gittiği her deplasman maçında bu tezahüratla birlikte ‘Ne mutlu Türküm diyene’, ‘Her Türk dünyaya bedeldir’ gibi tezahüratlar yapılıyor.
Sonun başlangıcı: Bursaspor maçı
2009’da meşhur Bursa maçı var. O dönemde hükümet çözüm süreci sürdürürken, Bursaspor taraftarı Diyarbakır taraftarına saldırdı. Çok faşizan bir saldırı gerçekleşti.
Süper Lig’e kadar yükselen Diyarbakırspor’un çöküşü o maçla başladı ve bir daha kendini toparlayamadı.
2010’da da Diyarbakır’daki Bursaspor maçında da Diyarbakırlılar Bursa’da yaşanan olaylara atıfta bulunarak ‘Siz bize bir özür borçlusunuz’ pankartı açıyorlar.
Ancak o maçta fanatik taraftarların Bursa’ya gereken ceza verilmediği gerekçesiyle yoğun öfkesi vardı ve hakemlere, polislere ve Bursalı oyunculara tribünlerden saldırıldı. Neticede de maç iptal edildi.
Bu olaylar sonrası Diyarbakırspor altından kalkamayacağı büyük cezalarla karşılaştı ve kulüp için sona yaklaşıldı.
Diyarbakırspor’dan Amedspor’a
Diyarbakırspor’un kapandığı 2013’te Diyarbakır’ın yükselişte olan diğer futbol takımı Amedspor’du. Amedspor Suriçi’nde Alipaşa mahallesinde kurulan bir mahalle takımıydı.
Sonra Büyükşehir Belediyesi alıyor ve Amedspor’un adı Diyarbakır Büyükşehir Belediyespor oluyor. Daha sonra 2015’te Amedspor adını alıyor.
Bu aşamadan sonra da gerek kulübün karşılaştığı yasaklamalar, cezalandırmalar, gerek saldırılar, gerekse de Deniz Naki örneğinde gördüğümüz gibi baskılar açısından bir değişiklik olmuyor.
Edemen: Amedspor’un belediyeyle bağı yok
Amedspor Başkanı Nurullah Edemen, sıklıkla yapılan bir yanlışı düzelterek başlıyor sözüne:
Amedspor’la Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nin hiçbir bağı yok. Kulüp, şirket de değil; Amed Sportif Faaliyetler Kulübü Derneği.
Diyarbakır Büyükşehir Belediyespor 2015’te Amedspor adını aldıktan sonra takımın belediyeyle alakası kalmıyor.
O döneme kadar takımın idare ofisi bile belediye binasındayken, isim değişikliği sonrası ofisi de taşıdık.
“Tüm kulüplere verilen para bir tek Amedspor’a verilmyor”
Edemen, karşılaştıkları ekonomik zorlukları da bir uygulama üzerinden özetliyor:
Türkiye’de futbol ekonomik destek verilmesiyle yürüyor. Birçok kulüp belediyelerden önemli ölçüde destek alıyor. Ama Diyarbakır’da kayyum olduğu için belediyeden destek alamıyoruz. Kendi kaynaklarımızla idare etmeye çalışıyoruz ve doğal olarak bir ekonomik çıkmaz içine giriyoruz. Özellikle bu yıl ciddi ekonomik çıkmazımız var.
Bugün Süper Toto Teşkilat Başkanlığı bütün 2. ve 3. lig kulüplerine reklam adı altında para ödüyor ama bu parayı biz iki sezondur Amedspor’a vermiyor.
Bu keyfi bir uygulama. Oysa ki, o anlaşma 2. ve 3. ligdeki tüm spor kulüpleri için geçerli.
Bir sezonda ödenmesi gereken para 300 bin lira. Pek çok kulübün 150 binini ödediler ama bizimle diyaloga geçen bile yok. Süper Toto Teşkilat Başkanlığı’yla ben hiç bir şekilde iletişim kuramıyorum.
* “Diyarbakırspor – Düğünde Kalabalık, Taziyede Yalnız”, Faruk Arhan, İletişim Yayınları, 2012.
Kaynak: Bianet, 15 Ekim 2018
