Cizîr: TC, T. Kürdistanı’nda katliam politikalarına devam ediyor. Son günlerde Şirnex’in Beytüşşebap ve Amed’in Bismil ilçelerinde halka saldıran devlet, hatırlayacağımız üzere geçtiğimiz haftalarda Şirnex’in Cizîr ilçesinde 9 günlük sokağa çıkma yasağı boyunca 21 kişiyi katletmişti. Cizîr’in çeşitli alanlarına yerleştirdikleri keskin nişancıları ile halkın yaşam hakkına dahi müsaade etmeyen, önüne gelene kurşun sıkan devlet 35 günlük bebeği dahi “terörist” ilan etmekten çekinmedi. Katliamın ardından 2 haftalık bir süreç geçti. Peki, şu an Cizîr’de durum nedir?
Bölgede soğuk savaş hakim!
Sıcak çatışmaların durulduğu günden beri halka deyim yerindeyse soğuk savaş uygulanıyor. Psikolojik baskı ile sindirme politikalarının devam ettiği bölgede, hakim tepelerde, köprü başlarında, kavşaklarda, mahalle girişlerinde hala yoğun güç bulunduruluyor. Asker, çarşı ortasından gövde gösterisi şeklinde konvoylar oluşturarak araçlarıyla geçiyor. Özellikle akşam üzeri hareketlilik yaratılarak esnafın erkenden kepenk indirmesi, halkın her an bir saldırı olacağı endişesine düşmesine neden oluyor. Kolluk kuvvetleri tarafından bayram süresince açık olan fırın ve marketlere yönelik “neden açık bulunduruyorsunuz” şeklinde tehditler geliyor.
Halk olabilecek saldırılara karşı bir B planı da oluşturmuş durumda
Mevcut belirsizlik ve gergin sakinlik karşısında halk da uğradığı 9 günlük saldırıdan ötürü biraz daha tedbirli. Özellikle daha önce yoğun tahribat yaşanan mahallelerde hendeklerin, mevzilerin bitişiğinde, yakınında bulunan evler boşaltılmış durumda. Daha önce mahallenin belirli girişlerine kazılan hendekler şuan mahallenin hemen hemen her sokağına kazılmış durumda. Olası bir saldırıya karşı gençler de bir savunma girişiminde… Nispeten daha riskli yerlerde olan halk, bir B planı oluşturmuş durumda kendine. Yani bir müdahale halinde evini bırakıp gidebileceği bir akraba, kiralık bir ev, hatta daha sakin yerlerde kalmak için çadır bile temin eden var.
Sandıklar nereye giderse halk da oraya gidecek!
Seçim mevzusu bölge halkının her türlü hile girişimine karşın en rahat olduğu konu. Sandıkların 3 mahallede kurulamayacak olması elbette tepki uyandırdı. Ama halkın buna yönelik cevabı “o sandıklar nerdeyse tüm oylar oraya gidecek” oldu. Yani bu girişim bir bakıma halkı daha da ateşliyor. Bölgede seçime katılımda HDP’ye oy oranı da % 100’e yakın olacak gibi gözüküyor.
Peki Cizîr ile dayanışma yeterli mi?
Açıkçası bu konuda halk kendilerine gerek ülke içerisinde gerek ülke sınırları dışında destek duruşunun sergilendiğini görüyor. Sayılı tv kanalı ve sosyal medya aracılığı ile de olsa olaylar esnasında ve sonrasında duyarlı, gerçekten demokratik kitle örgütü bilinci taşıyan, meslek örgütlerinin, demokrasi girişimlerinin bölgeyi ziyaretleri, sahiplenmeleri halka ciddi bir moral kaynağı oldu. Lakin şöyle de bir gerçeğin farkında halk: Yani hep sesi kısılan, bastırılmaya çalışılan kitlelerin desteği önemli ama yetmez. Bu konuda gerçekten burada yaşanan gerçekleri görüp artık iki kere düşünmesini istedikleri kitleden malesef destek alamadıklarını biliyorlar.
Cizîr’de bilgi kirliliği var
Halk arasında endişe yaratmak için en basit yöntem olarak ise sürekli bir bilgi kirliliği hakim. Bu konuda özellikle sosyal medyada yerel sayfalarda trollerin yarattıkları suni gündemler ister istemez düşündürüyor insanları. Belirsizlikte insanlar en ufak bir açıklamayı, bilgiyi malesef hep olumsuz yönde yorumluyorlar. Örneğin bayram öncesi yapılan resmi açıklamalarda operasyonlar devam edecek denildi; halk arasında bayramın hemen sonrasında tekrar saldırı olacak şeklinde yayıldı. Bu durum insanları bölgeyi terk etmeye kadar iten ciddi arayışlara yöneltiyor.
Yani şuan bölgede genel itibariyle sessiz ve belirsiz bir ortam var ve bu durum endişe yaratıyor halk arasında. daha önceki baskında ciddi şekilde saldırıya uğrayan halk şuan itibariyle biraz daha tedbirli ve olası bir saldırı durumunda izleyeceği yolu çizmeye çalışıyor.