Afganistan Komünist (Maoist) Parti, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’ne ilişkin açıklama yayınladı. Parti, açıklamasında, kadın düşmanı rejimlerin varlığını devam ettirdiği bir dönemde olduklarını vurgulayarak, Taliban rejimine karşı kadınların mücadelesinin önemini ifade etti.
Açıklamada, Afganistan’da yönetimi ele geçiren Taliban’ın iktidara geldiğinden bugüne kadınlara yönelik politikaları ve yasakları anlatılarak şunlar ifade edildi:
“Taliban, iktidara geldiğinden beri kadınların eğitim ve çalışmalarını yasakladı ve Afganistan’ı dünyada kadınlara eğitim vermeyi yasaklayan tek ülke haline getirdi. İlerleyen aylarda Taliban, kadınların erkek refakatçisi olmadan seyahat etmelerini, televizyona çıkmalarını ve hatta kadın seslerini yayınlamalarını yasakladı. İlk kez ülkeyi yönettikleri zaman 1990’larda uygulamaya koydukları tüm baskıcı politikaları yeniden uygulamaya koydular. Taliban’ın kadınları hedef alan kısıtlamalarının listesi kısa ve öz.”
Açıklamada, buna karşı kadınların sessiz kalmadığı da vurgulandı. Kadınların sokaklarda örgütlenerek Taliban’ın gerici, kadın karşıtı politikalarına direndiği ifade edildi. Taliban’ın ise bu eylemlere katılan kadınlara dönük saldırıları anlatılarak şunlar söylendi:
“Taliban’ın kadınların toplum içine çıkma ve kadınların seslerinin ve yüzlerinin yayınlanmasını yasaklamasına rağmen, grup kaçırılan kadın aktivistlerin videolarını yayınladı ve onları kadın hakları mücadelelerinin yabancı ajanlar tarafından teşvik edildiğini yanlış bir şekilde itiraf etmeye zorladı. Dahası, ülkenin her yerinde kadınların başsız ya da kurşun yüklü cesetleri kimse sorumluluk almadan bulunuyor. Taliban bu cinayetlerle ilgili raporları gizliyor ve nadiren açıklama yaparken onları “aile kavgası” olarak nitelendiriyor. Taliban’ın kadın düşmanlığı ve kadın karşıtı politikaları, kadın düşmanlığı için tam bir cezasızlık ortamı yarattı.”
“Taliban herkesle uzlaşmaya hazır, kadınlarla değil!”
Açıklamada Taliban’ın temel talepleri ise Taliban’ın uzlaşmasının mümküm olmadığının altı çizilerek, “Taliban pratik olarak emperyalistler ve diğer gerici düşmanları da dahil olmak üzere herkesle uzlaşmaya hazır olduklarını gösterdi, ancak kadınlarla değil” denildi. Açıklamanın devamında Taliban’ın toplumu gericileştirme çalışmalarına ilişkin şunlar söylendi:
“Kadınların sosyal ve siyasi rolünü bastırmak ve onları kamusal yaşamdan menetmek, Taliban’ın toplumu ‘İslamlaştırma’ ve sosyal ve siyasi programlarını uygulamasının birincil yöntemidir. Bu nedenle Taliban, kadınların sosyal ve siyasi katılımını sistematik olarak hedef alarak istihdam ve eğitimden men ediyor. Kadın hareketi Afganistan’da genç ve tecrübesiz olsa da, Taliban rejimiyle cesaretle karşı karşıya geldi ve Taliban’ın cinsiyet ayrımcılığına karşı çıkmak için birçok siyasi aktivizme, sokak gösterilerine ve diğer siyasi eylemlere yol açtı. Hareketin şu anda spontane bir karaktere sahip olması ve örgütsel tutarlılık ve siyasi programdan yoksun olması, Taliban’ın muhalif seslerin tolere edilmeyeceği şiddetli baskısı altında işlemeyi zorlaştırıyor.”
“Ataerkilliği devirmek Afganistan’daki yeni demokratik devrimin önemli bir hedefidir”
Afganistan Komünist (Maoist) Parti, mevcut karşı koyuşların örgütlü ve bir siyasi programa büründürülmesinin de altını çizdi. Bunun tüm devrimci güçlerin görevi olduğunu ifade eden Parti, “Afganistan’da kadınların ataerkilliğe ve toplumsal cinsiyet baskısına karşı mücadelesi, ülkedeki yeni demokratik devrim mücadelesinin merkezinde yer alıyor” dedi. Açıklama şöyle sonlandırılması:
“Yaygın kadın katılımı ve liderliği olmadan, yeni demokratik devrimin başarısı hayal bile edilemez. Bu nedenle kadın hareketinin örgütlenmesi ve birleştirilmesi durmaksızın sürdürülecektir. Partimiz, gericiliğe ve emperyalizme karşı bu önemli mücadele siperinde kadınlar arasında örgütlenmeye, teorik ve pratik eksikliklerimizi ve sakıncalarımızı gidermeye kararlıdır. Afganistan Komünist (Maoist) Partisi, kadınların ataerkilliğe ve toplumsal cinsiyet baskısına karşı mücadelesinin, proletaryanın ve emekçi kitlelerin kapitalizmin ve emperyalizmin vahşetine karşı mücadelesinin ayrılmaz ve önemli bir parçası olduğunu savunur. Ataerkilliği devirmek Afganistan’daki yeni demokratik devrimin önemli bir hedefidir.”