#ÖzgürBasınSusturulamaz
Günlerdir bombalamalarla, operasyon ve gözaltı saldırıları ile terör estiren TC devletinin hedefindeki devrimci, demokrat ve yurtsever basın susturulamaz! Dayanışma amacıyla devletin kapatmaya çalıştığı dostlarımızın haberlerini yayınlıyoruz:
ADANA (DİHA)– Adana’da, Welat Gazetesi çalışanı Kadri Bağdu’nun motosikletli saldırganlarca sokak ortasında katledilmesinin ardından HDP’li Hamit Denli’nin de geçtiğimiz günlerde işyerinde yine motosikletli saldırganların silahlı saldırısına uğrayıp ağır yaralanması, 90’lı yıllarda Kürdistan’da JİTEM ve benzeri örgütlenmelerce işlenen cinayetlerle özdeşleşen beyaz renkli Toros’ları akıllara getirdi.
Adana’nın Gülbahçe Mahallesi’nde bulunan sahibi olduğu tüpçü dükkanında, 23 Temmuz gün güpegündüz silahlı saldırıya uğrayan HDP’li Hamit Denli, kaldırıldığı hastanede hala tedavi altında. Halen yaşam mücadelesi veren Denli’ye yönelik saldırıyı gerçekleştiren başlarında kask bulunan motosikletli iki kişi olayın üzerinden günler geçmesine rağmen hale teşhis edilip, yakalanmadı. Faillerin yakalanmamış olması ile birlikte Denli’ye yönelik saldırının dikkat çeken önemli noktalarından biri, kentte 14 Ekim 2014 tarihinde işlenen Welat Gazetesi çalışanı Kadri Bağdu cinayetiyle taşıdığı benzerlik. Denli gibi, kasklı ve motosikletli bir kişi tarafından sokak ortasında katledilen Bağdu’nun faili de cinayetin üzerinden geçen aylara rağmen hala yakalanamadı.
Bağdu suikastında da motosiklet kullanıldı, 52 kamera görmedi!
Görgü tanıklarının anlatımlarına göre, Bağdu’yu katleden başında kırmızı renkli bir kask bulunan saldırgan, yine kırmızı renkli ya da kırmızı renk yoğunluğu olan Yamaha YBR 125 model bir motosiklet ile cinayeti işlemişti. Ancak, motosikletin plakasının kapatıldığı, saldırgan da kasklı olduğu için görgü tanıkları tarafından eşkâli belirlenememişti.
Emniyet tarafından incelenen 52 adet Mobese kamerasında da Bağdu’nun failine dönük ait tek bir görüntü bulunamamıştı.
Aynı renk ve tipte motosikleti olan şahıstan, Bağdu’yu suçlayıcı ifade verdi
İşlenen cinayetle ilgili yürütülen soruşturma çerçevesinde Şakirpaşa Semti’nin dışından geçen derede gazete kâğıdına sarılı 3 adet plaka bulunmuş, ancak emniyet tarafından sonrasında bunların saldırıyla alakası olmadığı açıklanmıştı.
Yine cinayetle ilgili soruşturma dosyasında, görgü tanıklarının tariflerine uyan tipte ve renkte bir motosiklete sahip olduğu için Talip Güler isimli bir kişinin ifadeleri de yer almıştı. Bağdu’nun, kentte 6-8 Ekim Kobanê eylemlerini organize eden kişi olduğunu ileri süren Talip Güler’in, ‘cihatçı’ gruplarla bağlantısı olduğu bilinmesine rağmen hakkında herhangi bir işlem yapılmadı.
Kentte her ikisi de plakasız motosikletlerle gerçekleştirilen saldırılar, akıllara 90’lı yıllarda işlenen faili meçhul cinayetlerle özdeşleşen beyaz renkli Toros marka araçları getirdi.
JİTEM ve benzer paramiliter örgütlerce işlenen cinayetlerde beyaz Toros marka araçların kullanılmasından yıllar sonra bu kez siyasi saiklerle gerçekleştirildiği açık olan Bağdu ve Denli’ye dönük yaşanan bu saldırılarda motosikletlerin kullanılmaya başlanması, “Toros’ların yerini motosikletler mi aldı?” sorusuna da beraberinde getiriyor.
