Almanya ve TC’nin ortak gerçekleştirdiği ve bir çok Avrupa ülkesinin de içinde yer aldığı, ATİK’e yönelik 15 Nisan’da gerçekleştirilen tutuklama furyasını kınamak ve tutuklanan devrimcilerle dayanışmak için Almanya’da bulunan tutukluların kaldığı cezaevlerinin önlerinde, Demokratik Güç Birliği, Avrupa Barış ve Demokrasi Meclisi’nin çağrısıyla eş zamanlı ortak eylemler gerçekleştirildi. 7 Kasım günü Almanya’da 6 ayrı hapishane önünde; Lanshut, Münih, Augsburg, Kaisheim, Kempten ve Würzburg’da gerçekleştirilen eylemlerde politik tutsaklara özgürlük sloganları haykırıldı.
Kempten
Müslüm Elma`nın tutsak olduğu Kempten Hapishanesi önünde gerçekleştirilen eylemde; tutuklamaların hukuk dışı, anti-demokratik bir gerici uygulama olduğu ve tutuklu devrimcilerin derhal serbest bırakılması talebi ifade edildi. Devrimci mücadelenin meşru olduğunu, devrimcilerin ve devrimci kurumların terörize edilemeyeceğini, tutuklama ve saldırı operasyonlarına karşı boyun eğilmeyeceğini, haklı ve meşru devrimci mücadelenin daha büyük kararlılıkla yürütüleceği belirtilirken tutuklananlara, her koşulda sahip çıkılacağı, asla yalnız bırakılmayacağı belirtildi.
Açıklamalar, Türkçe ve Almanca okunurken, hazırlanan pankartlar, bayrak ve flamalar, coşkulu sloganlarla, oldukça görsel ve görkemli geçen eylemde “Müslüm Elma Yalnız Değildir“ sloganı sık sık atıldı. Tutsakların Sesi Platformu üyesi yaptığı konuşmada , ATİK’li tutsakların daha güçlü sahiplenilmesi gerektiğini belirterek tüm kuruluşları sahiplenmeye davet etti.
MLPD Güney Almanya örgütlülüğü de eyleme destek mesajını sundu.
Würzburg
Saat 14.00’te başlayan eylemde Türkçe ve Almanca olarak açıklama yapıldı. Açıklamada ATİK aktivistlerinin tutsak edilmesi süreciyle beraber emperyalist devletlerin faşist TC devletiyle ortaklaşarak devrimci, demokrat, yurtseverleri sindirme çalışmalarına vurgu yapıldı. Yine sürece ilişkin yapılan açıklamayla birlikte ATİK’in ezilenlerin yanında olduğu, bundan sonra da öyle olacağı ve devrimci mücadelenin her yerde meşru olduğu belirtilen konuşmada “ATİK tutsaklarına özgürlük, politik tutsaklara özgürlük” denildi.
Eylemde sık sık “Sami Solmaz yalnız değildir”, “İçerde, dışarda hücreleri parçala”, “Devrimci tutsaklar onurumuzdur” gibi sloganlar atıldı.
Almanya Göçmen İşçiler Federasyonu (AGİF) adına da bir konuşma gerçekleştirilirken, konuşmada ATİK’li tutsaklar ve politik tutsakların özgürlüğü için dayanışmanın büyütülmesinin altı çizildi.
Eylem, atılan Türkçe, Almanca ve Fransızca sloganlarla bitirildi.
Münih
Münih Hapishanesi’nde tutsak bulunan Banu Büyükavcı ve Haydar Bern ile dayanışma eylemi gerçekleştirildi. Hapishanenin kadın tutsaklarının bulunduğu bölümün önünde gerçekleşen eylemde ATİK adına yapılan konuşmada, tutuklamaların hukuksuzluğuna ve Türkiye-Almanya işbirliğine dikkat çekildi.
Tutsakların devrim ve demokrasi mücadelesinde yer aldıklarını, operasyonların faşist uygulamaları ile bilinen TC Devletinin bilgileri doğrultusunda yapıldığını, Alman devletinin ciddi bir hukuksuzluğa imza attığının dile getirildiği açıklamada, 129 a/b yasasının Alman devleti tarafından devrim ve demokrasi mücadelesini engellemeye dönük bir yasa olduğu ve kaldırılması gerektiği vurgulandı.
ABDEM adına konuşma gerçekleştiren Ali Ekber Pektaş, ATİK ile dayanışma içinde olduklarını ve tutsakların derhal serbest bırakılması gerektiğine vurgu yaptı.
“Yaşasın enternasyonal dayanışma!”, “Politik tutsaklara özgürlük!” sloganlarının atıldığı eylemde marşlar çalındı. Tutsakların hayatlarına dair kısa kesitler okundu ve ardından eylem sonlandırıldı.
Landshut
ATİK aktivisti Musa Demir için Almanya Landshut Hapishanesi önünde eylem gerçekleştirildi. Avusturya Türkiyeli İşçi ve Gençlik Federasyonu (ATİGF)’in çağrısını yaptığı eylemde yapılan açıklamada ATİK’e yönelik saldırıların nasıl geliştiği paylaşılarak tutsak aktivistlerin geçmişi hakkında bilgi verildi. Almanca ve Türkçe bildirilerinin okunmasının ardından “Musa Demir Yalnız Değildir’’, “İçerde, dışarıda, hücreleri parçala’’, “Freiheit für alle politischen Geangenen’’ sloganları atıldı.
Eylem başlangıç saatinde Musa Demir’in havalandırma izninde olduğunu öğrenen katılımcılar yüksek sesle sloganları haykırdı. Yaklaşık 1 saat süren eylem ATİGF sorumlusunun kapanış konuşmasından sonra son buldu.
Kaisheim
Tutuklanan ATİK aktivistleriyle dayanışmak için 7 Kasım’da eş zamanlı cezaevleri önünde gerçekleştirilen ortak eylemlerden birisi de Doktor Sinan Aydın’nın kaldığı Kaisheim cezaevi önünde gerçekleştirildi.
Saat 14.00’te sloganlarla başlayan eylem ATİK başkanı C. Çetin’in yaptığı konuşmayla devam etti. Çetin konuşmasında, 15 Nisan’da ATİK aktivistlerine yönelik gerçekleştirilen hukuksuz operasyonda tutuklanan 11 devrimcinin Almanya ve Türk devletinin ortak bir operasyonu olduğu ve buna birçok Avrupa ülkesi de dahil edildiğini vurguladı. Ardından bu operasyonda tutuklanan arkadaşların derhal serbest bırakılmasına vurgu yapan Çetin, Alman ceza hukukunun 129- a/b paragrafından dolayı tutuklanan tüm politik tutsakların serbest bırakılması talebiyle konuşmasını bitirdi.
Ardından Almanca hazırlanan konuşma yapıldı. Konuşmada, Alman devletinin gerçekleştirdiği operasyonun nedenleri ve gözaltına alınan devrimcilerin durumuna dikkat çekildikten sonra, haksız bir şeklide göz altına alınan devrimcilerin ve tüm politik tutsakların serbest bırakılması talep edildi.
Eylemde Almanca-Türkçe, “Direniş terörizm değildir”, “129-a/b’ye hayır”, “Politik tutsaklara özgürlük”, “Sinan Yoldaş yalnız değildir” sloganları haykırıldı.