Aliağa Belediyesinde işten çıkarılan işçiler direnişlerinin 64’üncü gününde belediye önünde basın açıklaması yaptı. Açıklamaya Petrol-İş Aliağa Şube yönetimi ve işyeri temsilcileri de destek verdi.
Basın açıklamasını okuyan Doğanşah Aydın açıklamada “Haksız hukuksuz bir şekilde işten çıkarılmamızın üzerinden iki ay geçti. Bu iki ay bizim açımızdan hiç de kolay bir süreç olmadı. Bir yandan hak ettiğimiz ücretlerimizin yatırılmaması nedeniyle ekonomik zorluklar ile mücadele ederken diğer yandan hakkımızda çıkarılan ‘Bankamatik çalışanları idi, Müsteşar maaşı alıyorlardı’ gibi bizi Aliağa kamuoyunda itibarsızlaştıracak bilgi kirliliklerini ortadan kaldırmak için mücadele ettik.
Şunu gördük ki Aliağa esnafı, pazarcısı, ev hanımı,öğrencisi,Tüpraş-Petkim çalışanı, Demir-Çelik Fabrikası çalışanı, Liman çalışanı Petkim sitelerde, Sosyal Konutlarda ,Yalı Mahallesinde, Cici Sokakta ikamet edeni o ikametgah kağıdını onlara veren muhtarına kadar herkes bize yapılan bu haksızlığa isyan etmekte” dedi.
Başlattıkları imza kampanyasında topladıkları imzaları Belediye Başkanı Serkan Acar’a, devletin ilgili kurumlarına, ilgili siyasal partilere, Cumhurbaşkanlığına göndereceklerini dile getiren Aydın,
“Seçimden hemen önce ‘Yüksekköy’de Hasan amcamın sobasına atacak bir odunu yok ise vebali bendedir, Fatma teyze hastaneye gidemiyorsa vebali bendedir’ diyerek toplumsal sorumluluğu olan bir belediye başkanlığı yapacağını söylemiştir.
Oysa seçimden hemen sonra, bırakın Yüksekköy’deki Hasan amcayı, belediyeye engelli kadrosu ile girip tekerlekli sandalyeye mahkum bir şekilde çalışan Hüseyin’i ve ağabeyi Mehmet’i, eşini yıllar önce kaybetmiş ve evinin geçimini tek başına belediyede temizlik işleri yaparak hayatta tutunmaya çalışan Hatice’yi işten çıkarmıştır.
Şimdi Hüseyin ve Hatice’nin vebali kimdedir? Bunu soruyoruz sizlere. Bizler yıllarca aldığı maaşın hakkını vererek çalışan belediye emekçileri olarak çok zor bir şey istemiyoruz. İşimizi geri verin ve kurtulun bu vebalden” diye konuştu.
Kaynak: Evrensel