2 Kasım Cuma günü saat 14.00 sularında açlık grevlerine destek amacıyla Pamukkale üniversitesi eğitim fakültesi önünde YDG’nin de aralarında bulunduğu yurtsever, devrimci ve demokrat öğrencilerle toplanıp basın açıklaması yapılmak istendi.
Yaklaşık 150 kişiden oluşan grup açılan pankartla beraber kortej halinde eğitim fakültesi önünden rektörlük binasına doğru yürümeyi düşünürken, basın açıklaması haberini alan yaklaşık özel güvenlik görevlileri de eğitim fakültesi önünde, sivil polis oldukları bilinen birkaç polisten nasıl davranmaları gerektiği konusunda emir alıyordu. Kortej oluşturulduktan sonra yürümeye çalışan kitleye karşı, ÖGB saldırdı. Faşist saldırıya karşı kitle ile ÖGB arasında çatışma çıktı ve kitle engeli aşıp yürümeye devam etti. Slogan ve alkışlarla rektörlüğe doğru yürümeye çalışan kitle, yaklaşık 100 metre yürüdükten sonra tekrar ÖGB tarafından saldırıya uğradı. Yapılan saldırıya karşı kitle ÖGB’nin ellerindeki coplarına el koyarak çatışırken olay yerinde hazır bulunan sivil polislerle beraber çevik kuvvet, panzer ve toma üniversiteye girdi. Çevik kuvvet saldırıya geçtiği anda kitle de hazır bulunan taş ve sopalarla cevap verdi.
Çevik kuvvetin okulun iki girişini de kapatmasından sonra kitle üniversitenin arkasında ki dağlık bölgeye çıkmaya başladı. Kitlenin dağlara çıkmasını (!) beklemeyen kolluk güçleri, panzer ve toma arkamızdan geldi ve kitlenin ortasında kalandı. ve dağlık ve ormanlık alana dağılmaya başladık. Tel örgülerle kapalı alanı aşmaya çalışırken kitle içerisinden birkaç arkadaşımızın darp edilerek gözaltına alınmaya çalışıldığını gördükten sonra, geri dönüp kolluk güçlerine tekrar taşlarla saldırdık. Saldırı sonucu kolluk güçlerinin ellerinden birkaç arkadaşımız kaçmayı başardı. Ormanlık alan içerisinde bir kısım kendi inisiyatifiyle dağılırken, bizim de aralarında bulunduğumuz grup kolektif halinde tel örgüleri aşarak askeri bölgeye(!) girdik. Askeri bölgede yaklaşık bir saat durduktan sonra 3 kişilik gruplar halinde dağılmaya karar verdik. İlk grup gider gitmez askerler etrafımızı sarıp havaya ateş ederek 21 kişiden oluşan grubu polislere teslim ettiler. Burada asker ve polisin grubu paylaşamaması ve kendilerinin ısrarla ağırlamak istemesi (!) dikkat çekiciydi. Polisler tarafından bazı arkadaşlarımız darp edilmesine rağmen üç saat bekletildikten sonra hastaneye gittiğimizde doktorlar tarafından kontrol edilmeden sağlam raporu verildi.
Emniyet müdürlüğüne götürüldükten sonra 91 kişinin gözaltına alındığını öğrendik. Sayı fazla olduğu için kitleyi gruplar halinde karakollara gönderdiler. Elimizde plastik kelepçelerle burada kolluk güçleri tarafından küfür ve hakaretlere maruz kaldık. Bizim aralarında bulunduğumuz grup nezarethanede 56 saat gözaltında kaldıktan sonra serbest bırakıldı.
Denizli’den Bir YDG’li