H. Merkezi: Son süreçte Yeni Demokrat Gençlik dergisi okurlarına dönük gözaltı ve tutuklama terörüne ilişkin www.yenidemokratgenclik.com’da yayınlanan “Abluka ve yasaklar değil direniş kazanacak; tutsak YDG’lilere özgürlük!” yazı şu şekilde:
Abluka ve yasaklar değil direniş kazanacak; tutsak YDG’lilere özgürlük!
Faşist TC devletinin ülkenin dört bir yanında sürdürdüğü siyasi soykırımlar ve katliamlar her gün yeni bir isim olarak karşımıza çıkıyor.
Geçtiğimiz aylarda Cizre’de bodrum katında insanları diri diri yakan devlet, bununla da yetinmiyor yaptığı operasyonlarla demokratik mücadele yürüten birçok insanı gözaltına alıp tutukluyor. T. Kürdistanı’nda halkı katlederek susturmak isteyen devlet, katledemediklerini de operasyonlarla susturmak istiyor. Susturmak istediklerinin en başında da devrimci, demokrat ve yurtseverler bulunuyor.
Gözaltına aldığı insanlar arasında katliamlar son bulsun diyen akademisyenlerden, aydınlara, hukuksuz şekilde yargılanan insanları savunan avukatlara kadar birçok kişi bulunuyor. Faşist saldırganlığın bu kadar arttığı bir dönemde yoldaşlarımızda bu saldırıların kurbanı oldu. Yoldaşlarımızdan Ömer Uca hukuksuz bir şekilde gözaltına alınıp, üzerinde sprey çıktığı gerekçesiyle tutuklanıyor. Benzer şekilde yoldaşlarımızdan Taylan Turunç’ta 12 Mart Gazi katliamının yıldönümünde Ataşehir 1 Mayıs mahallesinde katledilenler için düzenlenen yemeğe katılmış, hemen akabinde düzenlenen yürüyüşe polisin saldırısı sonrası işkence ile gözaltına alınmıştır. Yoldaşımız gözaltına alındıktan sonra zırhlı aracın içinde kafasına silah dayanarak tehdit edilmiştir.
Gözaltı sırasında yoldaşımıza ait olmayan çuval ve maske yoldaşımızınmış gibi muamele görmüş ve işkenceye tabi tutulmuştur. Savcılık ifadesinin ardından mahkemeye çıkarılan yoldaşımız Taylan Turunç, hiç bir görüntü ya da parmak izi olmadığı halde sadece polis tutanağı kayıt gösterilerek, hukuksuz bir şekilde tutuklanıp Maltepe 1 No’lu L Tipi hapishanesine gönderilmiştir.
Bu saldırı furyasının en son adresi ise geçtiğimiz hafta“Abluka ve Yasaklar Değil, Direniş Kazanacak” şiarı ile örgütlemiş olduğumuz kampanyamızın afiş çalışmalarını yaparken yoldaşlarımız Fırat Öztürk ve Erkin Özkanlı gözaltına alındı. Getirildikleri karakolda ters kelepçe yapıp diz çöktürülen yoldaşlarımızın kafalarına ve vücutlarına çelik cop ve kemerlerle vurulmak suretiyle işkence yapılmıştır.
İşkence gören yoldaşlarımızın darp raporu alması ise polisler tarafından engellendi. Karakolda ki işkenceden sonra mahkemeye çıkarılan yoldaşlarımız 2004 yılında açılan bir davada ki ifadeler üzerinden tutuklandı. Yoldaşımız Erkin Özkanlı Maltepe Çocuk Hapishanesine, Fırat Öztürk ise önce Metris’e, daha sonra ise Silivri’ye gönderildi.
YDG neden hedefte?
Peki YDG’liler afiş asmak, yürüyüşe katılmak, üzerlerinde sprey boya bulundurmak gibi basit nedenler ile tutuklanıyor? Saldırıların altında yatan nedeni görmek için ülkenin genel gündemini kısaca bir göz atmak yeterli. Devletin Kürt Ulusu üzerinde ki saldırganlığının her zamankinden fazla olduğu bir dönemden geçiyoruz. Buna karşı ses çıkaran bir şeyler yapmak isteyen her insan baskının her türlüsü ile karşı karşıya kalıyor. Saldırıların şiddeti o kadar arttı ki basın açıklamaları, stant çalışmalarına dahi devletin hazmedemediği bir aşamaya geldi.
Yeni Demokrat Gençlik’te tam da bu sebep üzerinden hedef haline geliyor. Özellikle son yıllarda YDG’nin Kürt Ulusunun direnişinin bir parçası olma hedefli yaptığı çalışmalar, YDG’yi direkt devlet nezdinde hedef tahtasına oturttu. Bizler YDG olarak 2014 Eylül’ünde DAİŞ’in Rojava ve Şengal’e saldırmasının ardından hızlıca bir kampanya örgütledik. Kampanya doğrultusunda, DAİŞ tarafından yıkılan şehirlerde ki ihtiyaçları karşılamak için yardımlar toplayıp, bölgeye ulaştırdık. Aynı zamanda Suruç’ta direniş nöbetlerine dahil olup, direnişin havasını soluduk. Sınırların yıkılıp, Rojava ile Bakur’un birleştiği sırada bizlerde oradaydık.
Yine benzer çalışmaları Newroz ve 7 Haziran seçim çalışmaları sırasında gösterdik.
Özyönetim ilanları ile beraber devlet saldırganlığının ivmesinin arttığı tarihlerde Sur, Cizre, Silopi için işgal eylemleri gerçekleştirdik. Konferansımızı bölge ile daha sıkı ilişkilenmek için Dersim’de geçekleştirdik.
En son olarak ise“Abluka ve Yasaklar Değil, Direniş Kazanacak!” şiarı ile bir kampanya örgütledik. Ve yoldaşlarımız bu kampanya çalışmaları sırasında tutuklandı. Sadece tutuklanan yoldaşlarımız baskının hedefi olmada. Yoldaşlarımıza sosyal medya üzerinden polisler tarafından tehditler savruldu. Çalışmalarımız sırasında Mersin ve Aydın Didim’de yoldaşlarımız gözaltına alındı. Aynı şekilde Dersim’de YDG’lilerin evleri basıldı ve kampanya afişlerimize el konuldu.
Tüm bu saldırılar aslında bize YDG üzerinde ki artan baskının sebebini gösteriyor. Devlet Kürt Ulusu ile yan yana yürüdüğümüz için bize bu saldırıları gerçekleştiriyor. Çünkü bizim Kürt ulusu ile beraber hareket etmemiz, hem şovenizme darbe vuracak, hem de devletin istediği gibi katliam gerçekleşmesine engel olacaktır.
Bizler Yeni Demokrat Gençlik olarak tüm bunlara karşı yılmayacak başta Kürt Ulusu olmak üzere nerede bir ezilen, nerede katliamlara karşı bir direniş varsa orada olmaya devam edeceğiz.
Gözaltılar, tutuklamalar, baskılar bizi yıldıramaz!
Abluka ve yasaklar değil, direniş kazanacak!
Tutsak YDG’lilere özgürlük!
İstanbul’dan Bir YDG’li