BBC Türkçe’de yer alan habere göre 2 yıldır felçli olan Thibault, “Kendimi Ay’a ayak basan ilk insan gibi hissettim. İki yıldır hiç yürümemiştim. Ayakta durmanın nasıl bir duygu olduğunu, bir topluluktaki en uzun boylu kişilerden biri olduğumu unutmuşum” dedi.
Araştırmacılar, bu eksoskeleton teknolojisinin gelişmesinin, engelli hastaların hayat kalitesini bir gün köklü bir şekilde değiştirebileceğini vurguluyor.
Önce oyun karakterini sonra kendi vücudunu yönlendirdi
Thibault’a yapılan bir ameliyatla beyninin hareketi kontrol eden bölümünün yüzeyine iki parça takıldı. Beyne yerleştirilen bu iki parçanın her birinin üzerinde, beyindeki hareketliliği okuyabilen ve beyinden gelen komutları yakındaki bir bilgisayara ışınlayan elektrotlar var.
Gelişkin bilgisayar yazılımı beyinden gelen dalgaları alıp bunları komutlara tercüme ediyor ve böylece hasta üzerine giydirilen dış iskeleti hareket ettirebiliyor. Thibault’un beyin komutlarını harekete dönüştürebilmesi için dış iskelet giydiriliyor.
Thibault “yürüme” düşüncesini aklından geçirdiğinde bu onun bacaklarını harekete geçiren bir dizi komuta dönüşüyor. Ardından aynı yöntemle kollarını hareket ettiriyor.
Haberde aktarılana göre Thibault, başlangıçta beynine yerleştirilen “okuyucu” parçaları kullanarak bilgisayar üzerinden oynanan bir oyunda bir karakteri ya da “avatar”ı kontrol etmeyi öğrendi, sonra kendisini yürütmeyi, en zorunun da kollarını kullanmak olduğunu söylüyor.
Thibault, “Çok zordu çünkü birçok kasın hareketini kontrol etmek gerekiyordu. Bu dış iskelet ile yaptığım en müthiş işti” diyor.
Geliştirilmesi gereken bir teknoloji
Gelişkin bir robot diye de tanımlanabilecek 65 kilo ağırlığındaki dış iskelet hastaya bütün hareket kabiliyetini geri kazandırmıyor. Fakat benzer teknolojik yaklaşımlar arasında insanların düşünceleriyle bedenlerinin hareketini kontrol edebilmesi bakımından şu ana kadar sağlanan en büyük ilerleme. Thibault’un üzerindeki dış iskeletle düşme riskini en aza indirebilmek için tavana bağlı bir askıyla ayakta tutulması gerekiyor. Bu da dış iskeletin henüz laboratuvar dışında kullanılacak kadar gelişkin olmaması anlamına geliyor.
Clinatec Laboratuvarı yetkilisi Profesör Alim-Louis Benabid, “Henüz kendi başına yürüme eylemine hayli uzağız. Thibault düşmemek için gerekli hızlı ve gelişkin reflekslere sahip değil. Dünyada kimse bunu yapamıyor” diyor.
Thibault’un bu deneyi gerçekleştirebilmek için dış iskeleti kullanarak kolunun üst kısmını hareket ettirmek ve bileklerini döndürmekte belli hedefleri tutturması gerektiği belirtiliyor.
Profesör Benabid, Thibault’un bu konuda yüzde 71 oranında başarılı olduğunu ifade ediyor.
Parkinson hastalığının tedavisinde kullanılan derin beyin stimülasyonu tekniğini geliştiren kişi olan Profesör Benabid, “Sorunu çözdük ve prensibin doğru olduğunu kanıtladık. Bu deney bize dış iskelet kullanımıyla hastanın hareketliliğini artırabildiğimizi ispatlıyor. Bu da hayat kalitesini yükseltme bakımından doğru yönde bir adım” görüşünü dile getiriyor. (Haber Merkezi)