Hollywood’un çok sevdiği Yorkshire’lı Jurassic Park’a sonunda İngiltere’den rakip çıktı. Ülkenin güneyindeki Sussex bölgesine bağlı Hastings’de, 6 km uzunluğundaki bir kıyı falezi boyunca, dinozorlara ait 85 adet ayak izi bulundu. Günümüzden 145 ila 100 milyon yıl öncesine karşılık gelen ve Erken Kretase olarak bilinen jeolojik devre ait izler iknoloji (izbilim) dünyası açısından çok değerli. Zira bu koleksiyon, İngiltere sınırları içinde şimdiye kadar bulunmuş en çeşitli ve ayrıntılı izleri teşkil ediyor. Boyları 2 cm’den 60 cm’ye kadar değişen ayak izleri, Hastings-Fairlight falezlerinde son yıllarda gerçekleşen yoğun erozyon faaliyetlerinin sonucunda ortaya çıkmış. Cambridge Üniversitesi’nden Neil Davies ve Anthony Sillito’nun 2014-2018 arasında gerçekleştirdikleri araştırmaların meyvesi olan izler o kadar ayrıntılı ki pek çok örnekte dinozorların derilerine, pullarına ve pençelerine ait ince ayrıntıları da görmek mümkün.
Davies ve Sillito’nun Palaeogeography, Palaeoclimatology, Palaeoecology dergisinin Ocak 2019 sayısında yayımlanan bulgularına göre bu 85 iz toplamda 13 farklı tip dinozora ait. Aslında iknolojiyi bu kadar ilginç kılan fakat bir o kadar da zorlayan özellik tam da bu: Kemik benzeri kalıntılar tek bir bireye/türe ait ipucu sunarken genelde toplu halde bulunan ayak izleri topluluğun kimlerden oluştuğuna, beslenme alışkanlıklarına, gruplaşma modellerine, kısaca dinozorların yaşam biçimlerine dair fikir verebiliyor. Öte yandan az sayıda bireyin de çok sayıda ayak izi bırakması mümkün olacağından tespit edilen izlerin kaç farklı bireye ait olduğunun saptanması bir hiç kolay değil. Ancak izlerin boyutu, biçimi, ve dağılımı üzerinde yapılan ayrıntılı incelemeler bu sorunun gerçeğe yakın bir yanıt bulmasına yardımcı oluyor. Özellikle de Hastings’deki izler hem boyut bakımından geniş bir dağılım gösterdiğinden hem de genellikle ayrık noktalarda bulunduklarından tipleme sayısının tepit edilmesini kolaylaştırıyor. Üstelik deri ve pulllara ait ayrıntılar da cabası.
Aslında Hastings denen bölgede dinozor fosillerine rastlanması yeni bir olay değil. Hatta bu özelliğinden dolayı SSSI [site of special scientific interest], yani ‘bilimsel öneme sahip alan’ ilan edilen kıyıyı ziyaret etmek etmek -kayalara herhangi bir sert cisimle vurmamak kaydıyla- bir tür bilim turizmine dönüştürülmüş. Buraya ait dinozor keşfi öyküleri neredeyse iki asır önce, 1825’de, bir Iguanodon’un keşfi ile başlamış; deniz ve kara kaynaklı erozyon nedeniyle geometrisi düzenli olarak değişen falezlerin elverdiği ölçüde de devam etmiş. Ve nihayet en büyük ve ayrıntılı keşif, 2004’te bulunan (ve yine bir Iguanodon’a ait olan) beyin dokusu kalıntısını saymazsak, 25 yıl süren görece uzun bir sessizliğin ardından Cambridge’li ikiliden gelmiş.
Dinozorların altın çağı olarak bilinen Kretase’nin ilk dönemlerinde yaşamış bu grupta kimler yok ki… Çoğunluk yine, boyu on metreyi bulan, otçul Iguanodonlarda; onları dört ayak üzerinde yürüyen devasa otçul Sauropodlar; iki ayak üzerinde yürüyen birkaç etçil Terapod; zırhlı sırtıyla tanınan yedi metrelik, dört ayaklı otçul bir Ankilozor ve son olarak biraz daha küçük boydaki bir Stegosor izliyor. Ayrıca dev omurgasızlara ait sürünme izleri ile fosilleşmiş bitkiler de eksik kalmamış. Kısacası görünen o ki Hastings bölgesinin son dört yılda yaşadığı gelgitler ve fırtınalarla aşınan kumtaşları ve çamurtaşlarının altından 85 ayak izi büyüklüğünde bir tarihöncesi hazinesi çıkmış.
Kaynaklar
1) Anthony P. Shillito, Neil S., Davies, “Dinosaur-landscape interactions at a diverse Early Cretaceous tracksite (Lee Ness Sandstone, Ashdown Formation, southern England)”, Palaeogeography, Palaeoclimatology, Palaeoecology, Cilt 514, Ocak 2019, s. 593-612.
2) https://www.cam.ac.uk/dinotracks
Kaynak: 10 Ocak 2018 Bilim Gelecek