İstanbul: 700. Haftasından itibaren engellenen Cumartesi Anneleri eylemi öncesi polis İstiklal Caddesi’ne çıkan tüm yolları kapattı. İnsan Hakları Derneği(İHD) İstanbul Binası’nın önünde yapılan eylemde gözaltında kaybedilişinin 25. yılında Hüseyin Taşkaya’nın akıbeti soruldu.
Sabah saatlerinden abluka altına alınan İstiklal ve çevresi ile eylem saatinde ise İHD’nin bulunduğu Çukurluçeşme Sokak polis tarafından bariyerlerle kapatıldı. Bu haftaki basın açıklaması gözaltında kaybedilen Hüseyin Taşkaya’nın yeğeni Sürgün Taşkaya tarafından okundu.
Bu eylemin engellenmesi, demokrasinin özüne saldırıdır!
15 haftadır polisin engellediği eyleme ilişkin “Türkiye’de demokratik toplum düzeninin gereklerine uygun bir yargı sistemi olmadığı için gözaltında kaybedilenlerin akıbeti açığa çıkartılamıyor ve ceza adaleti sağlanamıyor” diyen Taşkaya eylemin bu şekilde engellenmesinin ise özgürlük ve demokrasinin özüne yapılan saldırı olarak niteledi. Bu hafta şahsında toplanılan amcası Hüseyin Taşkaya hakkında bilgi veren Sürgün Taşkaya 25 yıldır gözaltında kayıp olan Taşkaya’nın akıbetini sorduklarını fakat bugüne kadar yapılan soruşturma ve davalardan ise hiçbir sonuç alınamadığı belirtti. Bu davadan bir sonuç alınıncaya kadar mücadeleye devam edeceklerini belirten Sürgün Taşkaya, Cumartesi Anneleri ve kayıp yakınları olarak Galatasaray’dan vazgeçmeyeceklerini yineleyerek açıklamayı sonlandırdı.
Haklıyız, vazgeçmeyeceğiz!
Sürgün Taşkaya’nın ardından, Hüseyin Taşkaya’nın eşi Sultan Taşkaya konuştu. Hüseyin Taşkaya’nın Eşi Sultan Taşkaya, 23 senedir Galatasaray’da olduklarını kaydetti,”Devlet bize onu da çok gördü. Kimseye zarar vermiyoruz, çocuklarımızın babasını, analarımızı kardeşlerimizi arıyoruz. Haklıyız, bu mücadeleyi bırakmayacağız, devam edeceğiz” dedi.
Hüseyin Taşkaya’nın kızı Serpil Taşkaya ise şunları söyledi: “Babam kaybedildiğinde ben 7 yaşındaydım, 25 yıldır babamı arıyorum. 23 yıldır meydanlarda sürdürüyoruz bu mücadelemizi, çocuklarımla devam edeceğim. Ağır hak ihlallerine maruz kalıyoruz. Yakınlarımız kaybedilmekle kalmıyor, aynı zihniyetle biz de Galatasaray’dan engelleniyoruz. Kayıp yakınları olarak bizler için Galatasaray, bizim mezarlarımızı sembolleştiriyor. Babam için 9 yaşından beri karanfil bırakıyorum ben o meydana.”
Kayıp yakını Hasan Karakoç, “23 yıldır hakikatleri ortaya çıkarılmasını istiyoruz. Bu uğurda çok değerli insanlarımızı kaybettik. Asiye Anne’nin yıldönümüydü. Onlar katlimın, vahşetin karşısında durdular. Onlardan aldığımız mirası asla bırakmayacağız. Evlatlarına bir mezar bile hediye edemeden göç ettiler. Bir 23 yıl daha geçse de bu mücadeleyi bırakmayacağız, o katillerden hesap soracağız.”
Hüseyin Taşkaya
42 yaşındaki 4 çocuk babası Hüseyin Taşkaya tamamen Bucak Aşireti’nin hakimiyetinde olan Siverek’te müteahhitlik yapıyordu. Adının ölüm listesinde olduğu duyumları gelmeye başlayınca evini İstanbul’a taşıdı. Kalan işlerini tamamlamak için bir süreliğine Siverek’e döndü ve amcası Mehmet Taşkaya’nın evinde kalmaya başladı. 6 Aralık 1993 tarihinde askerler, polisler, Bucak aşiretine mensup korucular otuz araçlık konvoyla, Urfa’nın Siverek ilçesi Bağlar mahallesindeki Mehmet Taşkaya’nın evine baskın yaptı. Üsteğmen Ahmet Şentürk’ün yönettiği baskında Hüseyin Taşkaya gözaltına alındı. Hüseyin Taşkaya’yı sormak için emniyete, savcılığa, valiliğe giden ailesine Nİ Sedat Bucak’a sorun.” denildi. DYP milletvekili, aşiret reisikorucu başı Sedat Bucak da *Bizim ekip almış fakat devlete teslim etmiş; bundan sonra haberimiz yoktur, devlet biliyor.” dedi.
Oğlundan haber alma umuduyla Siverek Emniyet’ine giden Fatime Taşkaya’ya *Bir daha bize gelmeyin. Diğer oğullarınla birlikte burayı terk edin, yoksa onlar da kaybolur.” denildi.
Ailenin tüm başvuruları sonuçsuz kaldı. Hüseyin Taşkaya’dan bir daha haber alınamadı.
