H. Merkezi: Halkların Birleşik Devrim Hareketi (HBDH) Yürütme Komitesi, Ekim Devrimi’nin yıl dönümü vesilesiyle bugün yazılı açıklama yaptı.
Ekim Devrimi’nin, kapitalizmin çarkına çomak sokarak tarihin akışını değiştirdiğinin vurgulandığı açıklamada, “Dünyayı yaratan ellerin, şalterleri indirip, silahlara sarıldıklarında, çağları nasıl da değiştirebildiğini gözler önüne serdi” diye belirtildi.
“Ekim devrimi halklar hapishanesi olan çarlık Rusya’sındaki baskı ve sömürü iktidarına son verip, ulusları sömürge boyunduruğundan özgürleştirmekle kalmadı, O aynı zamanda, bir dizi devrimin buzkıran rolünü oynadı. Dünyanın bir çok ülkesinde, kapitalizmin egemenliğine, son veren mücadelelere yol gösterdi” denilen açıklamada, şu ifadelere de yer verildi:
Ekim devrimi neler sağladı?
“İşçiler, emekçiler, köylüler, ezilen uluslar; komün, sovyet (meclis), kooperatif, kolhoz, sovhoz tarzı örgütlenmelerle kendi kendini örgütledi ve yönetti. ‘Köleleşen ilk insan’ olan kadının özgürleşmesi ve toplumun eşit yarısı haline gelmesi için, büyük adımlar atıldı. Bunlar yasal güvencelere kavuşturuldu.
Ekim Devrimi, sosyal şovenizme, faşizme, kapitalizme, emperyalizme ve her türden gericiliğe vurulmuş en öldürücü darbe oldu. Bu devrimle modern köleler ayaklanarak, kendi iktidarlarını kurdu. Ezilenlerin çaresiz ve güçsüz olmadığı tüm sömürücülere ve onların mezar kazıcısı proletaryaya gösterildi.
Ekim Devrimi, sonrasında korunamayıp, kapitalizm karşısında mevzi yenilgiye uğrasa da, güncelliğini korumaktadır. Devrimin önderi Lenin, ‘bu ilk zafer, nihai zafer değil’ diyerek, dünya devriminin gerekliliğine dikkat çekmiş, ‘Biz başlangıcı yaptık. Önemli olan, buzun kırılmış, yolun açılmış ve gösterilmiş olmasıdır’ demişti. O yoldan milyonlar yürüdü sonrasında ve ezilenlere başka bir dünyanın mümkün olduğunu gösterdi.
“Türk devleti, Çarlık’ı aratmıyor”
Tıpkı yüz yıl önceki gibi günümüzde de emperyalistler, milyonlarca insana, ölümden, açlık ve sefaletten başka bir alternatif sunamıyorlar. Savaşları, işgalleri ve her türden sömürüyü devasa güçlere ulaştırdıkları devletleriyle sürdürüyorlar.
Bölgemizde, halklar için en büyük tehdit olan sömürgeci, işgalci faşist Türk devleti, Ekim Devrimi günlerindeki Çarlık Monarşisini aratmayan bir zulüm ve baskı sistemi kurmuş durumda. Başta Kürt halkı olmak üzere, Lazları, Çerkesleri, Arap ve diğer ulusal toplulukları halklar hapishanesine dönüştürülmüş zulüm devletiyle yönetiyor. Ancak onlar da tıpkı efendileri emperyalistler gibi tüm baskılarına rağmen, ezilenlerin mücadelesini, halkların eşit ve kardeşçe bir dünya özlemini, Kürdistan’da yanan özgürlük ateşlerinin, Ortadoğu’yu ve bölgeyi sarmasını engelleyemiyorlar.
“Bayrak rojava’da dalgalanıyor…”
Ekim Devrimi, dünya devriminin öncü kolu ve tarihi derslerle dolu büyük tecrübesi oldu. Ve şimdi Ekim Devrimi’nden teslim alınan bayrak Rojava Devrimi’nde dalgalanıyor. Ekim Devrimi’nin düşü olan özgür, eşit, sınırsız ve sınıfsız bir dünya özlemi, tüm saldırı ve boğma girişimlerine rağmen, Rojava Devrimi’nde yaşatılıyor.
Yarım kalan devrimi daha da ileri götürmek görevi şimdi Rojava’nın omuzlarında. Onur, özgürlük ve eşitlik için ölümsüzleşen şehitlerin anılarına ve düşlerine bağlılığın gereği olarak, sınırsız-sınıfsız bir dünya için bu göreve dört elle sarılmak, Rojava Devrimi’nin önünde duruyor.”
“Ekim Devrimi’nin mirasına sahip çıkıyoruz”
Halkların Birleşik Devrim Hareketi, açıklamasının devamında şunları da kaydetti:
“Ekim Devrimi’nin mirasına sahip çıkarak, onun dersleriyle, özgür, eşit, sınırsız ve sınıfsız bir dünya için mücadeleyi büyütüyoruz.
Emperyalistlere, sömürgecilere, işgalcilere karşı, kazanılmış bir mevzi olarak Rojava Devrimi’ni savunuyor, onu büyütmenin, koruyup, geleceğe taşımanın Ekim Devrimi’nin mirasına sahip çıkmak anlamına geldiğine inanıyoruz.
Tüm işçi ve emekçileri, devrim ve sosyalizm mücadelesini büyüterek, başta bölgemiz olmak üzere, tüm dünyada özgürlük-eşitlik ve adalet bayrağını yükseltmeye, faşizme ve sömürgeciliğe karşı, HBDH saflarında örgütlenmeye ve savaşmaya çağırıyoruz.”