H. Merkezi: Şubat 2018 tarihinde Türkiye’den Yunanistan’a giriş yapan Turgut Kaya, Orestea kasabasında polisin yaptığı kimlik kontrolünde, INTERPOL araması olduğu gerekçesiyle önce gözaltına alınmış ve ardından Dedeağaç sorgu hakimliğince tutuklanarak Gümülcine’de hapishaneye konmuştu.
Nisan ayında Gümülcine mahkemesi Turgut Kaya’nın Türkiye’ye iade edilmesine karar verdi. Turgut Kaya’nın avukatının itirazı üzerine, 15 Mayıs 2018 tarihinde Atina Yüksek Mahkemesi’nde görülen temyiz duruşmasının ardından, 30 Mayıs tarihinde Gümülcine mahkemesinin aldığı iade kararını onayladı. İade kararını protesto etmek, politik kimliğini savunmak ve serbest bırakılmak için 31 Mayıs 2018 tarihinde açlık grevine başlayan Turgut Kaya’nın, bozulan sağlık durumuna bağlı olarak hayati tehlike ve kalıcı hasarlar bırakma sürecine girilmiştir.
“Turgut Kaya, faşist TC devleti tarafından kırmızı bültenle aranan ve başına yüksek miktarda para ödülü konulan bir devrimcidir. Türkiye’ye iadesi durumunda ise Turgut Kaya işkence görecek ve ömür boyu hapishanede tutulacaktır” diyen ATİK – Uluslararası Politik Tutsaklarla Dayanışma Komitesi’nin (UPOTUDAK) yaptığı açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi:
Syriza-Anel hükümeti Turgut Kaya’yı neden serbest bırakmak istemiyor?
İnsan haklarından yana olduğunu, demokrasiyi savunduğunu söyleyen Syriza-Anel hükümetinin bu durumu, akıllara AKP hükümetiyle bir pazarlık içinde olduğunu getirmektedir. AKP hükümetinin Yunanistan sınırını geçtiği için esir aldığı iki Yunan askerine karşı, Turgut Kaya’yı takas etmek istediği düşüncesi giderek ağırlık kazanmaktadır. Bundan dolayı da serbest bırakılmamaktadır ve iade kararı iptal edilmemektedir.
AKP, gerici faşist İslamcı bir hükümettir!
AKP hükümetinin 16 yıllık iktidarında hapishanelerde 2500’ün üzerinde tutuklu ve hükümlü hastalıktan, kötü muameleden ya da işkenceden kaynaklı yaşamını yitirmiş, onlarca çocuk “güvenlik güçleri” tarafından sokak ortasında katledilmiştir. Aynı dönemde kadına yönelik şiddet yüzde 1.400 oranında artmış, toplumsal muhalefet Gezi İsyanı sürecinde olduğu gibi şiddet ve katliamla bastırılmıştır.
AKP, IŞİD’ı besleyen, destekleyen bir hükümettir. Nitekim AKP, 2015 yılında IŞİD’e yaptırdığı intihar eylemlerinde, Türkiye Kürdistanı’nda Urfa ilinin Suruç ilçesinde 33 gencin ve Türkiye’nin başkenti Ankara’daki demokratik güçlerin barış yürüyüşünde 100 kişinin katledilmesinden sorumludur.
AKP, kendisine muhalif herkesi tutuklamakta, onlarca yıl hapis cezaları vermektedir. Syriza hükümeti, böyle bir Türkiye’de hala Erdoğan’dan demokrasi ve insan hakları mı bekliyor?
24 Haziran 2018 seçimlerinde, tüm televizyon kanallarını muhalif partilere kapatan, devletin tüm imkanlarını kullanarak seçim propagandası yapan ve seçimin bittiği akşam yine oy çalarak cumhurbaşkanı ve hükümet olan Erdoğan ve AKP’nin daha da saldırganlaşacağı açıkken, Syriza hükümeti daha neyi bekliyor? Açık ki, Syriza hükümeti Turgut Kaya’yı serbest bırakmak istemiyor ve Erdoğan’la pazarlık yapmak istiyor.
Turgut Kaya’nın sağlık durumu giderek ağırlaşmaktadır!
Turgut Kaya, yaptığı açıklamada talepleri yerine getirilinceye yani iade kararı iptal edilip serbest bırakılıncaya kadar açlık grevini sürdüreceğini belirtmiştir. Nitekim 30’lu günlere yaklaşan açlık grevi eylemi Kaya’nın bedeninde kalıcı tahribatlar yaratmaya başlamıştır.
Turgut Kaya’nın açlık grevinde olması ve sağlığının giderek ağırlaşmasına karşın Syriza hükümetinin Sağlık Bakanlığının da duyarsız tavrını protesto ediyoruz. Sağlık Bakanlığı bu duruma müdahale etmeli, avukatlarının önerdiği açlık grevleri ve işkence konularında uzmanlaşmış doktorların Turgut Kaya’yı muayene ederek işkence mağdurları merkezine sevk edilmesi, derhal serbest bırakılması için Adalet Bakanına başvurmalıdır. İnsan yaşamı her şeyin üzerindedir. Turgut Kaya’nın kaldığı hapishanenin sağlık koşulları kötüdür ve yanında bir refakatçi bulunmamaktadır. Günlük ihtiyaçlarını karşılamada zorluk çeken Turgut Kaya’nın bu durumuna gözlerini yuman Sağlık Bakanını duyarlı olmaya ve insani duygularını kaybetmemeye davet ediyoruz.
Tüm demokrat ve ilerici kamuoyunu ve çevreleri Turgut Kaya’ya sahip çıkmaya çağırıyoruz!
Bir aya yakın bir süredir Turgut Kaya’nın Türkiye’ye iade edilmemesi için çalışan, destek sunan, sokak etkinliklerinde yer alan tüm parti, kurum ve kuruluşları acil olarak Turgut Kaya’nın sağlığının hayati boyuta ve kalıcı hasarlara yol açmasını engellemek ve serbest bırakılmasını sağlamak için harekete geçmeye çağırıyoruz. Açlık grevinde, 30. günlere yaklaşan bir insanın hayatını kurtarmak için bir günün bile büyük bir önemi olduğu unutulmamalıdır!
