2011 yılının ortalarından bu yana “Almanya’da Kürt kimliği tanınsın” kampanyası sürdüren ATİK’in bu kampanyasında yeni gelişmeler yaşandı. ATİK tarafından yapılan ve http://www.atik-online.net/ sitesinde yayımlanan basın metnini olduğu gibi yayımlıyoruz.
Basına ve Kamuoyuna!
2011 yılının ortalarından bu yana sürdürdüğümüz “Almanya’da Kürt Kimliği Tanınsın’’ Kampanyası 15 Ekim günü Almanya Parlamentosu’nda taleplerimizin görüşülmesiyle yeni bir aşamaya geldi.
Almanya Parlamentosu Dilekçeler Komisyonu (Petitionsausschuss) 15 Ekim 2012 tarihinde yaptığı oturumunda dilekçemizde dile getirdiğimiz talepleri ele aldı.
Komisyon oturumunda YEK-KOM Başkanı Yüksel Koç kampanyayı yürüten organizasyon adına talepleri argümanlarıyla anlattı. Ardından komisyon üyelerinin sorularını cevapladı.
Almanya Parlamentosu’nun Almanya’da yaşayan Kürtlerin uğradıkları sosyal, kültürel, ekonomik ve siyasi haksızlıkları ele almasını ve demokratik haklar ile özgürlüklerin kısıtlanması bağlamında tartışılması ve ayrıca politik bir karar olan PKK yasağını tartışmasını önemli bir adım olarak değerlendirmekteyiz.
Kürtlerin geldikleri ülkelerde uğradıkları inkârcı ve asimilasyoncu politikaların devamı niteliğinde olan Almanya’da Kürtlerin kendi kimlikleriyle kabul görmemesi politikası önemli oranda teşhir oldu. Yine Türk devleti ile olan ekonomik, askeri ve siyasi ilişkilerinin sonucu olarak alınmış ve 20 yıla yakındır sürdürülen PKK yasağı kararı da önemli oranda teşhir edildi.
İçişleri Bakanlığı Müsteşarı PKK yasağı kararının sürmesini savunamamış ve kararın Türkiye’deki gelişmelerle bağı içinde ele alınması gerektiğini söylemiştir. Almanya’da yaşayan Kürt göçmenleriyle onların kurumlarını kriminalize etmenin ve haklarını kısıtlamanın aracı olarak kullanılan hiçbir meşruluğu olmayan bu yasak kararı derhal kaldırılmalıdır.
Oturumda tüm partilerdeki milletvekilleri olgun ve seviyeli bir tutum sergilemişlerdir. Kürtlerin haklı ve meşru taleplerine yönelik hassasiyetleri memnuniyetle gözlenmiştir. Soru ve görüşleriyle bunu ifade etmiş, Kürtlerin haklı taleplerini desteklemiş ve hükümetin yanlış politikalarını eleştirmişlerdir.
Umuyoruz ve inanıyoruz ki Komisyon üyesi milletvekillerin karar verirken de aynı duyarlılığı ve hassasiyeti göstereceklerdir.
Kürtlere uygulanan haksızlıklar ve kimliklerinin kabul edilmemesi hukuki değil siyasi bir karardır. Bunu bir kez daha yineliyoruz. Bu haksızlıklar, hatalar ve Kürtlerin inkarına dayanan hak gaspları ortada kaldırılıncaya kadar demokratik mücadelemiz devam edecektir.
Öte yandan kampanyamız hem dört parçadan ve diasporadan Kürtlerin hem Türk halkından demokrat ilerici hem de Tamil, Filistin, Yunanlı, Vietnamlı, Afrikalı, Ermeni ve Asuri gibi birçok ulustan göçmen örgütlerinin desteğini sağlamak, ciddi anlamda bir dayanışa platformu özelliği kazanmıştır…
Kampanamızın bu aşamaya gelmesinde emeği geçen, kampanyamıza destek veren 200´ü aşkın kuruma, Kürdistan’ın dört parçasından temsilcilere, kampanyamıza desteklerini açıklayan aydınlara, sendikacılara, basın emekçilerine, politikacılara, 15 Ekim’de parlamentodaki oturum esnasında yanımızda olan Kürt ve diğer göçmen kurumlarına, Alman dostlarımıza ve tüm katılımcılara teşekkür ediyoruz.
Almanya’da Kürt Kimliği Tanınsın Kampanya Komitesi (18 Ekim 2012)
AHM-ATİK Haber Merkezi