Her bitiş ve her yitiş yeni bir başlangıcın temeli oluyor. Geride kalanlara masal değil, tarih diyoruz. Artık kitaplara değil; zihnimize, bilincimize, öfkemize yazıyoruz bizden koparılan yaşamları. Artık büyüdüğümüze göre çocuk saflığıyla kurmuyoruz düşlerimizi.
Düşlerimizin yaşam pınarı; kafasına koyduğunu yapan, düşündüğü gibi yaşayan küçük balık değil, tarihimizin özgür bir dünyanın yapıcısı ve toprakta tohum olan şehitlerimiz oluyor. Şimdi tarih, kalbi bedeninden koparılmış eli kanlı bir katil. Artık düşlerde akıp giden ve yaşamı hiçleyen zamandır tarih…
Yaşam biraz küçükken dinlediğimiz öykülere benziyor. Bir hikaye yazıyoruz yaşadıklarımızla sonu henüz tamamlanmamış. Son noktayı toprağa düşen tohumlar yeşerdiği ve ortak hayallerimiz yaşama geçtiği gün koyulacak.
Şimdi her bitiş ve her yitiş, yeni bir başlangıcın temeli oluyor ve geride kalanlara hikaye ya da masal değil, tarih diyoruz. Bundandır ütopyasını yitirmiş gibi insanlık, bir solukta tüketilmiş özgürlük ve yaşadıklarımıza dair ne varsa kanlı bir nehirde dağınık, yenik gibi.
İşte bu yüzden insanlık başını önüne eğmiş. Dünya bu yüzden katillerin dünyası. İşte bu yüzden dünya; toplu mezarlara gömülen canlı bedenlerin, ağlayan anaların, tecavüze uğrayan kadınların, Roboski’de katledilen 34 insanın dünyası değil.
Mezarsız, kefensiz kaç ölü; kaç katliam gecesi var Roboski gibi bu kanlı tarihin koynunda bilinmiyor!?
Bu ülkenin kanlı tarihinde çırpınırken halk, yine ONLAR yetişiyor. Kanlı tarihin koynunda korkmadan, umutla, inançla yeni hikayeler yazıyor halkına. Özgürlük için can bedeli savaşırken GERİLLA, umut oluyo2 denizin deryalarında çırpınanlara.
Katliamlarla dolu tarihe inat, yeni bir tarih yazıyor umutla ve yeni bir yaşam için. Katliamsız, sömürüsüz, zulümsüz bir gelecek inşa ediyor ve diyor ki;
Diren ey sevgili yurdum!
Aşkın yağmurunda EYLEM’lerle
büyüyen çocuklar için
Vurulup toprağa düşen SEVDA’lı
yürekler için
Güzel bir geleceğe ÖZLEM
duyan gençler için
Geleceğe dair EMEL’leri
olan kadınlar için
Dağlarda DİLEK’leriyle
toprağa düşenler için
Diren ey halkım!