H.Merkezi: 14 Ağustos günü Rojava’da yaşamını yitiren Nubar Ozanyan için bir Partizan okuru yazdı.
Elimize e-posta yoluyla ulaşan yazıda, Nubar Ozanyan için, “…Yanından hiç ayırmadığı Mao’nun “Teori ve Pratik”in örgütle, insanla, yaşamla buluşmuş halidir Orhan Yoldaş.” sözlerine yer verildi.
Partizan okuru şunları kaydetti:
“24 Nisan 1972’de Kürecik’te tohum atılmıştı; sonra Siverek’te, Amed’ de, Dersim’ de… filizlenip, kökleşmişti.
24 Nisan hem bir halk için hem de faşist T.C devleti için önemliydi. Ermenilerin katledildiği gün; TKP/ML TİKKO Ermenilerin, Çerkezlerin, Rumların, Kürtlerin, kadınların, işçilerin, gençlerin yani insanlığın “Altınçağ”a erişebilmesi için mücadelesini başlatmıştı.
Bu çıkış hem zaman hem de söylem açısından burjuva-feodal sistem için ürkütücüydü. İşte “Ermeni Örgütü ” dedikleri örgütün Ermeni komutanıydı Orhan Yoldaş.
Adını aldığı Orhan Bakır gibi yılmaz bir savaşçı ve Baba Erdoğan’la birlikte Kandıra Hapishanesi’ni basan Manuel Demir gibi askeri taktikte öncü bir devrimciydi.
Orhan Yoldaşı tanıyanlar onu mütevazılığı, emekçiliği, pratik-taktik zekası sabotaja bağlılığı aynı zamanda da herkesi şaşırtacak özelliklere sahip olmasıyla tanırlar.
Kaç kişi misafirlerini EYP ile karşılar?
Kaç kişi misafirlerini EYP ile karşılar ya da kaç kişi hatıra olarak EYP verir ya da kaç kişi Rojava’nın öğle sıcağında spor yapar ya da kaç kişinin adına devre yapılır?
Atalarının yaşadığı ve bugün Kürdistan’ın dört parçasında yaşanan zulmü iliklerine kadar hissettiği belli olurdu hep.
Bir Kürt aydınının “Bu ülkede Ermeniler öldüklerini, Kürtler yaşadıklarını kanıtlamaya uğraşır.” sözü Orhan yoldaşın kırk yıllık pratiğiyle bütünleşir.
Partiye, yoldaşlığa, Kaypakkaya geleneğine, insanlığa, Komünizme bağlılığın; mütevazılığın, iradenin, kendini, yaşamı, insanlığı örgütlenmenin adı; yanından hiç ayırmadığı Mao’nun “Teori ve Pratik”in örgütle, insanla, yaşamla buluşmuş halidir Orhan Yoldaş.
Özgür Rojava topraklarında ve zulmün olduğu her yerde Orhan Yoldaş gibi nice 24 Nisan Çiçeği filizlenip boy verecektir ve 24 Nisan Güneşi dünyanın her yerinde doğup, insanlığın kurtuluş umudu olacaktır.”