Dersim: 1 Eylül günü Dersim Emek ve Demokrasi için Güç Birliği çağrısıyla Seyit Rıza Meydanı’nda miting yapıldı. Sanat Sokağı’nda “Faşizme, darbelere, OHAL’e ve savaşa karşı demokrasi ve barış istiyoruz” pankartı arkasında bir araya gelen kitle Seyit Rıza Meydanı’na doğru yürüyüşe geçti.
Yürüyüşte sık sık “Katil AKP, Ortadoğu’dan defol”, “Savaşa hayır, barış hemen şimdi” sloganları atılarak miting alanına gelindi. Mitinge HDP Dersim milletvekili Alican Önlü’nün yanı sıra HDP, DBP, EMEP, DHF, ESP, Partizan, DAD kurumları katılım gösterdi.
“Barış günü 77 yıl sonra bile kutlanamıyor”
Güç Birliği adına söz alan İHD Dersim Şube başkanı Gürbüz Solmaz, 77. yılını karşıladıkları “Dünya Barış Günü”nü halen bugün de kutlayamadıklarını belirterek; “Çünkü halen kadınlar, çocuklar, gençler katlediliyor. Çağdışı IŞİD katliam yapmaya devam ediyor. Kapitalistler başta Ortadoğu olmak üzere her yeri kan gölüne çevirmiş durumda. Tüm bu yaşananlar karşısında barış talebi için mücadele etmek daha önemli hale gelmiştir” dedi.
“Bütün çabamız yeniden müzakereye dönülmesi”
Ardından söz alan HDP Dersim milletvekili Alican Önlü söz alarak “Faşist ırkçı inkarcı, tekçi ve çivisi çıkmış bu devletin çivisini yeniden çakmak lazım. Bu ırkçı tekçi zihniyete karşı Emek ve Demokrasi Bloğu oluşturuldu. Bu blok darbe zeminini kurutacak, bundan sonra Türkiye’nin demokratikleşmesini başta Kürt sorunu olmak üzere tüm sorunları barışçıl bir müzakere ile çözülmesi için çaba sarf edecektir” sözleriyle Kürt halkının özgürlük ve barış talebinin ancak mücadele ile geleceğini belirtti.
Önlü konuşmasını “bütün çabamız demokrasi, özgürlük, barış ve tekrar çözüm ve müzakereye dönülmesi gerektiği”ne değindi ve 5 Eylül’de başlatacakları süresiz dönüşümsüz açlık grevlerinin duyurusunu yaparak konuşmasını sonlandırdı.
Konuşmada dile getirilen talepler şu şekilde
“* Türkiye’nin Suriye’ye askeri müdahalesine son vermesi, Suriye halklarının kendi kaderlerini tayin etmesine saygı göstermesini ve Suriye’ye rejim dayatmasına son verilmesini,
* Bölgede askeri operasyonlara son verilerek, ‘Kürt sorununun demokratik çözümü’ için adımlar atılmasını ve tecridin kaldırılmasını,
* OHAL’in kaldırılması ve demokratik hakların ve özgürlüklerin kullanılmasının önündeki engellerin kaldırılmasını,
* Toplumun dini esaslara dayalı ‘İnşası’ girişimlerine son verilerek inanç özgürlüğüne saygılı, laik, demokratik ve özgür bir ülke ile basın özgürlüğü önündeki her türlü engelin kaldırılmasını talep ediyoruz.”