Cumartesi Anneleri/İnsanları, 1027. haftada Ahmet Yetişen’in gözaltında kaybedilmesini gündeme taşıdı. Galatasaray Meydanı’nda bir araya gelen Cumartesi Anneleri/İnsanları, İnsan Hakları Derneği (İHD) kurucu üyesi Nihmet Tanrıkulu’nun tutuklanmasına tepki göstererek açıklamalarına başladı.
Yapılan açıklamalarda, tutuklamalara karşı, “Artık yeter, elinizi insan hakları savunucularından çekin” denildi. Eylemin basın açıklamasını İHD İstanbul Şube Başkanı Gülseren Yoleri yaptı.
Yoleri, açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“1027. haftamızda inkâr ve cezasızlık politikaları sonucunda akıbeti karanlıkta bırakılan, failleri cezasızlıkla korunan Ahmet Yetişen için adalet istiyoruz. Ahmet Yetişen, biri henüz doğmamış yedi çocuk babasıydı. 13 Kasım 1994’te, askerler, polisler ve köy korucuları, saat 19.00 ve 23.00 arasında Yetişen ailesinin Batman’daki evine iki kez baskın düzenledi. Evde Ahmet Yetişen’i bulamayan ekipler, 13 yaşındaki oğlu Hanifi’yi yanlarına alarak ayrıldılar. Aynı ekip, 14 Kasım’ın ilk saatlerinde önce H.S.’nin, ardından Ahmet Yetişen’in bulunduğu N.G.’nin evine gitti. Ahmet ve Hanifi Yetişen, gözaltına alınan iki kişiyle birlikte Batman Tabur Komutanlığı’na götürüldü. Ertesi gün serbest bırakılan Hanifi, babasını gözaltında Filistin askısında gördüğünü ve kendisinin de işkenceye maruz kaldığını anlattı. O günden sonra Ahmet Yetişen’den bir daha haber alınamadı.”
Ahmet Yetişen’in ailesi, Yetişen’in akıbetini öğrenebilmek için Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı, Başbakanlık, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği, Savcılık, Emniyet Müdürlüğü, Batman Jandarma Karakolu, Diyarbakır Devlet Güvenlik Mahkemesi Savcılığı ve OHAL Valiliği gibi pek çok kuruma başvurmuş, ancak hiçbir sonuç alamamıştır. Olaydan yaklaşık 11 ay sonra gözaltına alınan komşuları A.B., sorgu sırasında kendisine Ahmet Yetişen’in ağır işkenceye uğramış ölü bedenine ait fotoğrafların gösterildiğini ve konuşmaması hâlinde aynı sona uğramakla tehdit edildiğini ifade etmiştir.
Yoleri, açıklamasını şu şekilde sonlandırdı:
“1027. haftamızda, adli makamları harekete geçmeye; Ahmet Yetişen’in gözaltında kaybedilmesini tüm yönleriyle aydınlatmaya ve sorumlularını tespit ederek yargılanmalarını sağlama görevlerini yerine getirmeye çağırıyoruz. Kaç yıl geçerse geçsin, Ahmet Yetişen ve tüm kayıplarımız için adalet istemekten, devletin evrensel hukuk normlarına uymak zorunda olduğunu hatırlatmaktan vazgeçmeyeceğiz!”