Türkiye Komünist Partisi-Marksist Leninist (TKP-ML), 2024 yaz aylarında 2. Kongresini başarıyla gerçekleştirdiğini duyurdu.
tkpml.com sitesinde TKP-ML Merkez Komite imzasıyla yayınlanan açıklamada, kongrenin, Türkiye ve dünyadaki zorlu koşullar altında gerçekleştirildiği vurgulandı. Türkçe, Kürtçe, Arapça, İngilizce, Almanca, İspanyolca ve Fransızca dillerinde yayımlanan açıklamalarda TKP-ML, “halkımızın yaşamak zorunda bırakıldığı ağır ekonomik koşullarda” devrimci mücadelenin önemine dikkat çekti.
Kongrede ele alınan konular
2. Kongre, TKP-ML’nin 1. Kongre sonrası faaliyetlerini değerlendirerek, yapılan hatalardan ders çıkarıldığını belirtti. Parti açıklamasında, “Sınıf mücadelesi içindeki eksiklik ve hatalarından dersler çıkararak bunları önümüzdeki sürecin başarılarının gerekçesi olarak ele aldı” denildi. Ayrıca Türkiye’nin ekonomik ve sosyal yapısı yeniden analiz edilerek, “Türkiye’nin toplumsal formasyonunun komprador kapitalist ve feodal kalıntıların hakim olduğu bir ekonomik ve sosyal yapıda olduğunu” tespit etti.
Demokratik halk devrimi vurgusu
Parti, Demokratik Halk Devrimi’nin, Türkiye devriminin temel aşaması olduğunu ve bu devrimin ancak silahlı mücadele yoluyla gerçekleştirilebileceğini belirtti. TKP-ML, “Türkiye devriminin enternasyonal proletarya ve ezilen dünya halklarının başarılı devrimleriyle bir ve aynı çizgiyi izlemeyeceğini, kendine has özgünlükleri olduğunu teyit etti” açıklamasını yaptı. Bu bağlamda, kırsal bölgelerde gerilla mücadelesinin önemini vurguladı ancak şehirler ve işçi sınıfı içerisindeki çalışmaların öncelikli olduğunu belirtti.
Ulusal ve kadın mücadelesi
Kongre, Kürt ulusu ve diğer azınlık milliyetlerin mücadelesini sahiplendiğini ifade etti. “Başta Kürt ulusu olmak üzere diğer ezilen milliyet ve inançların, Türk hakim sınıflarının her türlü faşist zulmüne, kitle katliamlarına, yasaklamalarına, ulusal ve inançsal baskısına yönelen mücadelesini kendi mücadelesinin bir parçası olarak görmektedir” denildi.
Kadınların mücadelelerine de geniş yer veren kongre, “kadın kitlelerinin örgütlenmesinde toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelesi ve ataerkiye karşı savaşımın tayin edici olduğunu” kabul etti.
Tutsaklara ve ölümsüzleşenlere selam
TKP-ML, “ağır tecrit ve işkence koşulları altında direnen tutsak yoldaşlar” ile “yarım asrı aşan Demokratik Halk Devrimi mücadelemizde yaşamlarını ve emeklerini esirgemeyen” ölümsüzleşenleri ve militanları selamladı.
Sonuç bildirgesi
Kongrenin sonuç bildirgesinde, partinin mücadele kararlılığı şu ifadelerle vurgulandı:
“Partimiz TKP-ML, halkımızın emperyalist ve komprador kapitalist sömürü ve faşist zulümden kurtulma; bağımsızlık, özgürlük ve halk demokrasisi mücadelesine önderlik etme, bu mücadeleyi demokratik devrimle sonuçlandırma iddia ve kararlılığını sürdürmektedir.”
Açıklamanın tamamı
Kongreye ilişkin açıklamanın tamamı şu şekilde:
“Yaşasın 2. Kongremiz!
DEVRİMİ ÖRGÜTLE, GELECEĞİ KAZAN!
Partimiz TKP-ML, 2. Kongresini 2024 yılı yaz aylarında başarıyla gerçekleştirdi. 2. Kongremiz, halkımızın yaşamak zorunda bırakıldığı ağır ekonomik koşullarda, TC devletinin Türk ve Kürt uluslarından, çeşitli milliyet ve inançlardan halkımızın temel hak ve özgürlüklerine yönelik asimilasyon, inkar ve imha saldırılarının tüm hızıyla sürdüğü, devrimci ve komünist harekete yönelik faşist saldırganlığını arttırdığı bir süreçte, parti irademizin ürünü olarak şekillendi.
Uluslararası alanda Üçüncü Emperyalist Paylaşım Savaşı’nın işaretlerinin giderek belirginleştiği, Ortadoğu ve Doğu Avrupa’da bölgesel savaşların tüm şiddetiyle sürdüğü koşullarda toplanan 2. Kongremiz; ilk olarak partimizin 1. Kongre sonrası faaliyetlerini değerlendirdi. Sınıf mücadelesi içindeki eksiklik ve hatalarından dersler çıkararak bunları önümüzdeki sürecin başarılarının gerekçesi olarak ele aldı. Partiyi kitleler ve kitle mücadeleleri içinde örgütlemenin önemine vurgu yaptı. Partimizin “yakına ama ileriye” çizgisinin Demokratik Halk Devrimi mücadelesinde uygulanabilirliğini teyit etti.
2. Kongremiz ayrıca partimizin yarım asrı aşan mücadele tarihinde önemli bir tartışma konusu olan Türkiye’nin ekonomik ve sosyal yapısını analiz etti ve belli sonuçlara ulaştı. Partimizin 2. Kongresi, Türkiye’nin toplumsal formasyonunun komprador kapitalist ve feodal kalıntıların hakim olduğu bir ekonomik ve sosyal yapıda olduğunu, buna bağlı olarak Türkiye devriminin niteliği ve yolunun değiştiğini tespit etti.
Demokratik Halk Devrimi’nin kendine has özgünlüklerinden hareketle partimizin program ve tüzüğünü güncelledi. Günümüzde başlıca çelişmeler arasındaki temel çelişkinin, emperyalizm, komprador kapitalizm, feodal kalıntılar ile geniş halk yığınları arasındaki çelişki olduğunu; Demokratik Halk Devrimi sürecinde baş çelişkinin ise komprador kapitalizm, feodal kalıntılar ile geniş halk yığınları arasındaki çelişki olduğunu belirledi.
2. Kongremiz; bu somut gerçeklikten hareketle Türkiye devriminin Demokratik Halk Devrimi aşamasında bulunduğunu ve bu devrimin ancak ve ancak silahlı mücadele yoluyla gerçekleştirilebilir olduğunu kabul etti. Türkiye devriminin enternasyonal proletarya ve ezilen dünya halklarının başarılı devrimleriyle bir ve aynı çizgiyi izlemeyeceğini, kendine has özgünlükleri olduğunu teyit etti.
Bu çizgi, Partimizin 7. Konferansı’nda (2002) kararlaştırılan ve 8. Konferansı’nda (2007) tartışması sürdürülen “Devrimimiz kendine has özgünlükler taşıyacaktır. Türkiye’de Halk Savaşı, gerilla savaşı önceki örneklerinin aynısı olmayacaktır. Türkiye’nin kendine has özellikleri, bulunduğu bölge itibariyle farklılıkları vardır” çizgisi, parti iradesi tarafından ilerletilerek mevcut durumu doğru bir şekilde analiz etti.
Bu çizgi; Demokratik Halk Devrimi mücadelesinde şehirler ve işçi sınıfı içinde çalışmanın esas; kırlarda ve yoksul köylüler içinde çalışmanın tali duruma düştüğünü; devrim mücadelesinin başından sonuna kadar silahlı mücadele temeli üzerinden yükseleceğini; silahlı halk ayaklanmasını hedefleyen ve fakat “küçük gruplar, büyük cüretler” temelinde, gerilla mücadelesinin devrimin başından sonuna kadar uygulanabilir olduğunu tespit etti.
2. Kongremiz; Kürt ulusu ve diğer azınlık milliyetlerin, milliyetçiliğe, ırkçılığa ve şovenizme karşı mücadelesini sahiplenmektedir. Başta Kürt ulusu olmak üzere diğer ezilen milliyet ve inançların, Türk hakim sınıflarının her türlü faşist zulmüne, kitle katliamlarına, yasaklamalarına, ulusal ve inançsal baskısına yönelen mücadelesini kendi mücadelesinin bir parçası olarak görmektedir.
2. Kongremiz; kadına yönelik şiddetin ve katliamların arttığı bir süreçte kadınların ataerkiye, feodal kalıntılara, kapitalizme, emperyalizme ve faşizme karşı mücadelesinin iç içe geçtiğini, bu nedenle toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelesi ve ataerkiye karşı savaşımın; Demokratik Halk Devrimi’nin parçası ve kadın kitlelerinin örgütlenmesinde tayin edici olduğunu kabul etmiştir.
2. Kongremiz; Demokratik Halk Devrimi mücadelesinde, Halkların Birleşik Devrim Hareketi ve Kadınların Birleşik Devrim Hareketi’nin son derece önemli bir mücadele mevzisi olduğu görüşünü yinelemiştir.
2. Kongremiz; başta ölümsüzleşen yoldaşlarımızın devrimci anısı ve mirası olmak üzere halen ağır tecrit ve işkence koşulları altında direnen, partimize ve devrime bağlılıklarını büyük bir iradeyle göstermeye devam eden tutsak yoldaşlarımızın mücadelesini komünist bir gururla selamlamaktadır.
2. Kongremiz; yarım asrı aşan Demokratik Halk Devrimi mücadelemizde yaşamlarını ve emeklerini esirgemeyen taraftar ve militanlarımızı, şehit ve tutsak ailelerimizi selamlamaktadır.
Partimiz TKP-ML, halkımızın emperyalist ve komprador kapitalist sömürü ve faşist zulümden kurtulma; bağımsızlık, özgürlük ve halk demokrasisi mücadelesine önderlik etme, bu mücadeleyi demokratik devrimle sonuçlandırma iddia ve kararlılığını sürdürmektedir.”
Türkçe ve Kürtçe video açıklama