ATİF tarafından 1997 yılından bu yana düzenlenen geleneksel Yılmaz Güney anma etkinliği, bu yıl da “Ölümsüzlüğünün 40. Yılında Devrimci, Sanatçı Yılmaz Güney’i Anıyoruz” başlığıyla Hamburg Wilhelmsburg Bürgerhaus’ta gerçekleştirildi. Yaklaşık altı yüz kişinin katıldığı etkinlik, saygı duruşuyla başladı.
Etkinlikte Yılmaz Güney’in hayatı ve mücadelesi anlatılırken, “Umudun, direncin ve yaratıcılığın adı olan Güney’i bundan 40 yıl önce kaybettik. Ancak onun sorunlara yaklaşımı, çelişkileri çözme yöntemi ve sanat alanındaki sınır tanımaz yaratıcılığı bugün de güncelliğini korumaya devam etmektedir” ifadelerine yer verildi.
Açılış konuşmasının ardından, ATİF’e bağlı Hamburg Derneği’nde çalışmalarını yürüten Şiir Grubu sahnede yerini aldı. Sinema yöneticisi Kazım Öz, Yılmaz Güney’in sanatının sınıf mücadelesiyle kopmaz bir bağ içinde olduğunu vurguladı. Öz, “Bu gün bir çok sanatçı Türkiye’de Yılmaz Güney’in sanat anlayışını benimsediğini söylemesine rağmen, pratikte ona uygun hareket etmiyorlar” dedi.
Sanatçı Deniz Türkan’ın seslendirdiği türkülerle devam eden programın ikinci bölümünde, Türkiye’den gelen Nur Sürer ve Menderes Samancılar’ın videolu mesajları paylaşıldı. Daha sonra sahneye çıkan gazeteci Can Dündar, konuşmasından önce Alman Birinci Televizyon Kanalı ARD’nin 1982 yılında Cannes Film Festivali sonrası Yılmaz Güney ile gerçekleştirdiği söyleşiyi izleyicilerle paylaştı. Dündar, “Alman kanalından bunun için yayın hakkı almadım ama gösterim hakkı aldım. Bunu da bugün sizlerle paylaşmaktan onur duyarım” dedi.
Dündar, Yılmaz Güney’in ANAP iktidarı tarafından vatandaşlıktan çıkarıldığını hatırlatarak, “Her ne kadar Yılmaz Güney’i vatandaşlıktan da çıkarsalar 40 yıl aradan sonra bugün hala ondan saygıyla bahsedebiliyoruz. Yılmaz Güney’i vatandaşlıktan çıkardınız, peki onu insanların kalbinden nasıl çıkaracaksınız?” ifadelerini kullandı.
Etkinlikte Diyarbakır’da katledilen Narin’e, emperyalist işgal, Filistin halkına yönelik katliamlar ve Avrupa’da gelişen ırkçılık gibi güncel gelişmelere de değinildi ve Filistin halkının direnişinin yanında olunduğunun altı çizildi.
Hamburg Eyalet Milletvekilleri de dahil olmak üzere birçok kurumun üye ve yöneticisinin de katıldığı etkinlik, Metin ve Kemal Kahraman kardeşlerinin seslendirdiği Türkçe ve Kürtçe ezgilerle sona erdi.