Ankara: Yüksek Öğrenim Kurumu’nun (YÖK) kuruluş yıldönümü 6 Kasım’da birçok şehirde olduğu gibi Ankara’da da gençlik tarafından eylemler gerçekleştirildi.
Son süreçte ağaç katliamı yapılarak yol çalışmaları süren ODTÜ’de gençlik “Diren” şiarıyla eylem yaptı. Kızılay’a yürümek isteyen öğrencilere ise polis azgınca saldırdı.
Öğrenciler Devrim stadına “Diren” yazdı
Birçok gençlik örgütünün çağrısıyla öğrenciler ODTÜ’de 6 Kasım’ı protesto etmek için buluştu. Kampüs içerisinde yapılan ve “Yök, polis, medya bu abluka dağıtılacak!”, “Katil polis üniversiteden defol!” sloganlarının atıldığı yürüyüşün ardından Devrim stadyumuna gelindi. Statta öğrencilerin dizilmesiyle “Diren” şiarı yazıldı.
Mehmet Özer ve Temel Demirer’in katıldığı mitingde aydınlar tarafından polis şiddeti teşhir edilirken; Gezi’de, Lice’de, Rojava’da, Tuzluçayır’da, Kızılay’da direnenlerin bayrağı Mahirlerden, Denizlerden, İbolardan, Mazlumlardan aldığı vurgulandı.
Eylem boyunca polis helikopteri sürekli alçak uçuş yaparak kitleyi taciz etmeye çalıştı.
Pınar Aydınlar, Grup Mesel ile Lazca söyleyen bir grup da şarkıları ve türküleriyle eyleme destek verdi.
Yeni Demokrat Gençlik (YDG) de eyleme “Başkaldırıyoruz!” şiarlı pankartıyla katıldı.
Polis Kızılay’a yürümek isteyen Dev-Genç’e saldırdı!
Ankara’da bir diğer eylem ise Gençlik Federasyonunu tarafından yapılmak istendi. Yüksel Caddesi’nde toplanan gençler basın açıklaması yapmak için Kızılay’a yürümek isteyince polisin azgın saldırısıyla karşılaştı. Yüksel Caddesine çıkan ara sokakları da tutan sivil ve çevik polisler birçok kişiyi gözaltına aldı.
Ayrıca çatışmalar sürerken Dev-Gençliler DTCF dekanlığını işgal ederek YÖK başkanının gelmesini talep ettiler. Polis üniversiteye girip yoğun gaz bombası atarak 8 öğrenciyi gözaltına aldı.
Polisin okuldaki azgın saldırısı ve faşistlerin hareketliliği ardından devrimci, demokrat öğrenciler okulda buluşarak toplu çıkış yaptılar. 7-8 Kasım tarihleri dekanlık tarafından tatil edildi.
Ayrıca polisin saldırısından devrimci basın da nasiplendi. Kızılay’da polisin gözaltı yaptığı sırada çekim yapan Yürüyüş Muhabiri Başak Kavruker polis tarafından fiziksel saldırıya mağruz kaldı ve tehdit edildi. Diğer muhabirler de polis tarafından kameraya alınarak taciz edildi. Başak Kavruker daha sonra “basın kartı olmadığı” gerekçesiyle gözaltına alındı.