Avrupa Kadın Dayanışması, son süreçte yaşanan ekonomik krize ve krizde kadına yönelik şiddetin arttığına dikkat çekerek bir açıklama yayınladı. Açıklamada ekonomik krizin kadınları daha fazla etkilediği ve kadınların ‘ucuz iş gücü’ görüldüğü vurgulanırken, sürecin devamında kadınlar için daha zor günlerin yaklaştığı ifade edildi.
İlk olarak yaşanacak işçi kıyımının Avrupa’nın gündeminde olduğu belirtilerek, sürece dair “Biz kadınlar; “bu işçi kıyımları karşısında sessiz kalmayarak, hangi işkolunda olursa olsun eylemlerimiz ve örgütlü mücadelemiz ile ekonomik şiddetin yeni bir halkasına izin vermeyeceğiz” denildi. Kadınların bu süreçte ev içi ‘ekonomik şiddete’ daha fazla maruz kalacağı da ifade edilerek şunlar söylendi:
“Kadınlara yönelik şiddete karşı sessiz kalmayacağız”
“Ekonomik şiddet; ister kapitalist devletin kâr hırsı, rekabeti, sermaye birikiminin bir sonucu olarak yaşansın, ister erkeğin evdeki ekonomik hegemonyası sonucu yaşansın, biz kadınların tüm yaşamsal haklardan mahrum bırakılmasına neden oluyor. Ekonomik şiddete maruz kalan biz kadınların yaşadığı en temel sorunlar beslenme, eğitim, sağlık, ulaşım, barınma, sosyal, kültürel haklara ulaşmakta zorlanma ve özgürlüğümüzün kısıtlanmasıdır. Ekonomik şiddet, kapitalizmin bizlere reva gördüğü işsizlik, yoksulluk, esnek çalışma, düşük ve eşit olmayan ücretler, ev içi emeğimizin görülmemesi gibi erkek egemenliği biçimindedir.”
Açıklamada Avrupa Kadın Dayanışması olarak emekçi ve görünmeyen ev emekçisi kadınların sesi olunacağı da dile getirilirken, Türkiye ve Kürdistan’daki cinsiyetçi şiddete karşı da mücadele edileceği vurgulandı. Açıklamaya şöyle sonlandırıldı:
“Avrupa’da kadınların yaşamları sistemin ekonomik şiddetiyle hiçleştirilirken, Türkiye ve Kürdistan’da Eren Keskin, Başak Demirtaş gibi politik kadınları hedef alan cinsiyetçi şiddet, faşist AKP hükümeti eliyle yükseltilen patriarkal devlet şiddetinden bağımsız değildir ve politik kadınlara verilen bir mesajdır. Kadın özgürlük hareketinin bileşenleri olan Avrupa Kadın Dayanışması olarak; kadınlara yönelik her türlü şiddete karşı sesiz kalmayacağımızı bir kez daha buradan yineliyoruz.”