“Meclis Adalet” Komisyonu’ndan geçen 3’üncü yargı paketinde siyasi tutsakların kapsam dışı bırakılmasına tepki gösteren MED TUHAD-FED, taleplerinin karşılanmadığını, aksine yeni sorunlar açığa çıktığını kaydetti.
MED TUHAD-FED, kamuoyuna sesini yükseltme, yetkililere de sorunları çözme çağrısı yaptı.
Med Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Hukuki ve Dayanışma Dernekleri Federasyonu (MED TUHAD-FED), Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Adalet Komisyonu’ndan geçen koronavirüs (Kovid-19) nedeniyle ceza infaz düzenlemesinde, siyasi tutsakların kapsam dışında bırakılması ve Hapishanelerde önlemlerin alınmamasına ilişkin yazılı açıklama yaptı. Tutsak yakınlarının endişelerinin giderek arttığı belirtilen açıklamada, cezaevlerinin büyük risk alanları olduğunun altı çizildi.
Hapishanlere dönük kabul edilen ceza infaz indirimiyle ilgili üçüncü yargı paketinde bile ayrımcılık yapıldığı kaydedilen açıklamada,
“Siyasi tutsakları kapsam dışı bırakmaktadır. Kurumumuz ve ÖHD ortak planlamasıyla Diyarbakır Cezaevleri ve Türkiye’de 30’dan fazla cezaevine koronavirüs tedbirleri kapsamında yaptığı ziyaretlerin sonuçlarını daha önceki açıklamamızda kamuoyuyla paylaşmıştık. Paylaştığımız hususlarda sorunları çözmeye dönük herhangi bir iyileşme olmadığı gibi mevcut sorunlara başka sorunlar eklenmiştir” ifadeleri kullanıldı.
Açıklamada, cezaevlerinde yaşanan sorunlar şöyle aktarıldı:
“* Diyarbakır D tipi Kapalı Cezaevi’nde tutuklu ve hükümlülere verilen yemek içerisinde eldiven vb. yabancı maddelerin çıktığı, yemeklerin hijyen koşullarına uygun olmadığı ve yemeklerin kalitesinin düşürüldüğü, gerekli vitamin ve protein içeriği olmadığı gibi içerisindeki yabancı maddeler sebebiyle yenilemez hale gelmiş olduğu, yine aynı cezaevinde kantinde satılan ürünlerin fiyatlarının önceki fiyata göre iki kat çıkarıldığı, elektrik faturalarının çok yüksek geldiği tarafımıza bildirilmiştir. Bu cezaevinde kalan tutuklu ve hükümlülerin aileleri söz konusu sorunları içeren şikayet dilekçelerini yazıp ilgili kurumlara teslim etmeye gitmişler, ancak ‘işlemler durduruldu’ gerekçesiyle ailelerin dilekçeleri işleme alınmamıştır.
* Seydişehir T Tipi Cezaevi’nde koronavirüse karşı yeterince tedbir alınmadığı gibi tutuklu ve hükümlülere hiçbir temizlik malzemesi verilmemektedir.
* Şakran Kapalı Cezaevi’nde gerekli sağlık tedbirleri alınmamış, tutuklu ve hükümlülere sabun bile verilmemektedir.
* Elazığ 2 No’lu Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde bulunan Mustafa Geylani mahkeme için götürüldüğü Gümüşhane E Tipi Kapalı Cezaevi’nde tekli hücrede tutuluyor ve hiçbir temizlik malzemesi kendisine verilmiyor.
* Bayburt M Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutuklu ve hükümlülerde öksürük, boğazda yanma gibi şikayetlerin olduğu, bu şikayetlerden dolayı test yapılmadığı, infaz kurum memurlarından bazılarının da maske, eldiven takmadıkları, ailelerin gönderdikleri paraların hesaplarına geç yatırıldığı, bundan dolayı kantinde alışveriş yapamadıkları, koğuşların çok kısıtlı bir şekilde dezenfektan edildiği, kantinde satılan ürünlerin de çok fahiş fiyatla satıldığı, odalara verilen çamaşır suyuna da 1 litre su katılarak verildiği, verilen yemeklerin de eskiye oranla aynı şekilde hijyen kurallarına dikkat edilmeden verildiği ve Covid-19 salgınıyla ilgili sadece infaz koruma memurları tarafından tutuklu ve hükümlülere sözlü bir anlatım yapıldığı kurumumuza bildirilmiştir.
* Basına da yansıdığı gibi Batman M Tipi Kapalı Cezaevi’nde bir kısım tutuklu ve hükümlü bulunan koğuşlarda infaz eşitsizliğine karşı tepkilerini dile getirmek amacıyla yangın çıkarmışlardır.
* Ancak tüm cezaevlerinde benzer sorunların olduğu ve bilgisi, elimize ulaşmayan sorunların çok daha fazla olduğu tahmin edilmektedir. Bu temelde başta Adalet Bakanlığı olmak üzere devletin ilgili kurumlarını acil tedbir almaya ve cezaevlerindeki sorunları çözmeye çağırıyoruz. Yine başta çocukları cezaevlerinde olan ailelerimiz olmak üzere vicdan sahibi tüm demokratik kamuoyunu duyarlı olmaya ve infaz yasasının eşit ve adil uygulanması için sesini yükseltmeye çağırıyoruz.”