H. Merkezi: ATİK YDG (Yeni Demokratik Gençlik) tarafından 28 yıldır aralıksız bir şekilde düzenlenen ”Gençlik Kültür ve Sanat Festivali” (GKSF) bu yıl 68 hareketinin 50 yılı vesilesiyle ”Sanatınla 68 Kuşağı’nın Direniş Ruhunu Kuşan”şiarıyla gerçekleştirildi.
Festival 10 Kasım tarihinde Frankfurt’ta açılış ve saygı duruşu ile başladı.
Yeni bir dünya yaratma mücadelesinde yitirilenler için 1 dakikalık saygı duruşunun ardından jüri üyeleri tanıtıldı. Bu yıl festivale katılan jüri üyeleri müzik dalında, Hakan Vreskala, Sebahat Beyazgül, Efkan Şeşen şiir / öykü dalı jüri üyeleri, Halil İçöz, Hasan Sağlam, tiyatro dalı jüri üyeleri; Tümay Kılınçel, Hüseyin Barlas, Serap Doğan Sarı , Caner Sunar halk oyunları jüri üyeleri ;Yılmaz Beyazgül , Mustafa Lala ,Nawin Demircian ve Şahin Özer’idi.
Ayrıca bu yıl yapılan bir yenilikle kullanıma sunulan ATİK- AHM App‘i üzerinden ve ATİK-Online sitesj üzerinden de Karikatür dalında puanlamalar yapılarak sıralama belirlendi.
Yine AHM APP’i üzerinden diğer dallarla alakalı da izleyiciler bir Jüri üyesi gibi oy kullandı. YDG –GKSF line konuk olarak 27.GKSF solo dalı birincisi Emre Kaya çıktı. Konuk sanatçılar olarak Hakan Vreskala, Efkan Şeşen ve Gehörwäsche ‘de sahne aldı.
YDG Merkezi Yönetim Kurulu tarafından organize edilen festivale Avrupa’nın farklı alanlarından bir araya gelen YDG’liler ve dostları tarafından alternatif bir dünyanın alternatif kültürü ve sanat anlayışı eksenindeki çalışmalarını sahneledi. Burjuva yoz kültürüne karşı yıllardır geleneksel olarak sürdürülen ” Kültür & Sanat Festivali” ‘nde bu yıl Şiir, Öykü, Müzik Grubu, Solo Müzik, Karikatür, Tiyatro ve Halk oyunları dallarında katılımlar sahnelendi.
Çocuk katılımcılara derecelendirme yapılmadan ödüller verildi. Coşkulu gecen festivalde Rebell müzik grubuda konuk sanatçı olarak yer aldı. Kızıl Kolektif Hamburg, Rebell ve SYM adına temsilciler konuşmalarını gerçekleştirdi, Young Struggle ve Rojava’dan mesajlar okundu.
“Kimliğimizi yok etmeye, köreltmeye çalışıyorlar”
YDG Eşbaşkanları Festival’de bir konuşma gerçekleştirdi. Selamlama ile başlayan konuşmada dikkat çeken noktalar şu şekildeydi;
”Günümüze baktığımızda sınıfsal çelişkilerin daha da keskinleştiği bir süreçten geçmekteyiz. Egemen sınıflar bir taraftan yaşamı daha da zorlaştıran ekonomik, siyasi, askeri ve kültürel alanlarda saldırılarına devam etmektedir.
Bunları görmek için çokta eskiye gitmemize gerek yok, daha bugün yani başımızda yaşananlara bakalım. Doğa hiç bu denli tahrip edilmemişti. Almanya’nın Aachen kenti yakınlarındaki Hambach ormanında linyit ocağının genişletilmesi için enerji şirketleri hem doğanın hem insanların yaşam alanını yok ediyor.
Dünya’nın bütün işçileri birleşin sözüyle işçilerin ve emekçilerin egemenler karşısında ancak birleşerek kazanacaklarını söyleyen Karl Marx heykelinin altında binlerce Nazi Hitler selamlarıyla ”yabancı avına” çıkmaları bize yakın tarihi hatırlattı. Bilinçsiz orta sınıf olarak lanse edilen bu topluluğun kendiliğindendici hareketiymiş gibi gösterilmeye çalışsa da, onların zeminini oluşturan ve faşizmi meşrulaştıran sistem partileridir. Devlet eliyle ırkçılığın geliştirilmesi ve sistematik hale gelmesi dediğimiz süreçlerdeyiz” denildi.
Açıklamanın devamında, Hamburg’daki G20 protestoları gibi eylemler gerekçe gösterilerek soldan gelen şiddet diye bir algı yaratıldığını ve egemenlerin polis yasalarıyla her şeyden önce Devrim ve Demokrasi mücadelesini kriminalleştirmeye çalışıldığı vurgulandı. Açıklamada, “Sembollerimiz, renklerimiz, kurumlarımız, doğrularımız, yani kimliğimizi yok etmeye köreltmeye çalışıyorlar adeta.
Tam da bu noktada yeni demokrasi ve sosyal kurtuluş mücadelesi veren ilerici, devrimci göçmen gençlik hareketine yani biz gençlere ciddi görevler düşüyor” denilerek gençliğin görevlerine işaret edildi.
Açıklamanın devamında, “Yeter ki kıvılcımı görelim, ve onu ateşe dönüştürmeye cesaret edelim, yeter ki kaldırım taşlarının altındaki kumsalı hayal edelim ve kaldıralım taşları kumsalımızı yok edenlere karşı.
Demokratik, katılımcı, eşit, gerçek barışçı, adil bir düzeni talep etmekle birlikte, bu taleplerimizi işçilerin enternasyonal birliği ve kardeşliği temelinde dile getirelim. Halk kültürlerine sahip çıkmak, başkalarını taklit etmeden onu geliştirmek, evrensel değerlerle kendi öz-değerlerimizi yoğurmak asıl olandır. Bunun için genç-yaşlı kültür-sanat emekçilerinin değerlerini büyütmek, geliştirmek ertelenemez görevlerimiz arasındadır. Uluslararası barışa en büyük katkı farklı halklar arasına enternasyonal köprüler kurarak mücadeleye ivme katmaktır. Irkçılığın, her türden gericiliğin, fanatik dinciliğin, faşizmin, kısacası burjuva düşüncelerin etkisinden göçmen kitleleri ve özellikle gençleri kurtarmak ve doğru rotaya yönlendirmek bu mevzinin önemini ve gereksinimlerini idrak etmekle olasıdır. Nerede yaşarsak yaşayalım Kültür-Sanat cephesinin sorunları ve çözümleri, işçilerin ve ezilenlerin çıkarları açısından değerlendirildiğinde öz itibarıyla aynıdır” denildi.
Halkın Sanatçısı ve Savaşçısı Yılmaz Güney üzerinden örneklendirmelerle devam eden konuşmanın sonlarında ”50. Yılında şan olsun 68`i yaratan ve yaşatanlara. Sanatımızla 68 kuşağının direniş ruhunu kuşanıp 28 yıldır durmadan usanmadan örgütlediğimiz Gençlik Kültür Sanat Festivalimizde sizleri özgür geleceğe olan inancımızla tekrardan selamlıyoruz. Birlik Mücadele Zafer!” sözleriyle noktalandı.
ATİK Eş başkanı Süleyman Gürcan‘da GKSF’de bir konuşma gerçekleştirdi. Konuşmasında Hitler döneminde 9 Kasım’da başlatılan Yahudi Soykırımı’nda yaşamlarını yitirenlere vurgu yaparak, Kasım ayının proletarya acısından önemine değindi. Almanya’da 100. yılına giren devrim girişimleri tarihlerine vurgu yapıldı. Rosa Lüxemburg , Karl Liebneckt’in katledilmesi ile sonuçlanan devrimci girişimlerle beraber bu mücadelede yaşamlarını yitirenleri andı.
Akabinde güncel sürece değinildi. Özellikle Almanya’da yaşanan skandala vurgu yapılarak İstihbarat örgütü sorumlusunun AfD ile görüşmesinin gelişen ırkçılığın arka planında nelerin olduğunu gösterdiği söylendi.
Son bölümde sahnelenen çalışmalarda derecelendirmeler neticesinde ödüller sahiplerini buldu.
Yetiş Yalnız Özel Ödülü Rojava Sinema Komünü’ne verildi
YDG Eşbaşkanı Cansu tarafından dereceye girenler sahneye çağrıldı. Ondan önce yaptığı konuşmada emeği geçen bütün gençlere ve bu emeğe sahip çıkan dostlara teşekkür etti. Bu yıl yapılan ödüllendirmede farklı dallarda birincilere Yaz Sürecinde gerçekleşecek ATİK Gençlik Yaz Tatil Kampına 1 Haftalık katılım ödülü verildi.
Yetiş Yalnız Özel Ödülü ( Geçen yıl ismi değiştirilen Jüri Özel Ödülü ) Yılmaz Beyazgül tarafından yapılan açıklama ile Yetiş Yalnız özel ödülü Rojava Sinema Komünü ‘ne verildi.
Tiyatro dalında: Birincilik Ödülü Gökkuşağı Tiyatro Ekibi ( Hannover) . Ödülü takdim eden jüri üyesinden sonra söz alan grup temsilci ödülünü şiddet gören kadınlara ithaf ettiklerini dile getirdi.
Şiir dalında: dereceyle isimler, Sema Aksın (Zurich) birinci , Aziz Yiğit (Hollanda) ikinci , Sarah Häncksgen üçüncü olarak derecelendirildi. Zürih’ten katılan ve birincilikle ödüllendirilen Sema Aksin yaptığı konuşmada ödülünü Zürih’te yeni açılan dernekleri ”Kültür Fabrik’e” adadığını söyledi.
Halk Oyunları dalında: Gowenda Roj (Hamburg) birinci , Viyana Nergiz Halkoyunları ikinci , Laura AKM Halkoyunları Ekibi üçüncü.Gowenda Roj ekibi adına herkese teşekkkür edildi.
Karikatür dalında: Aris (NRW) birinci , Berfin Çelik (Fransa) ikinci, Rojda Uçar (Stuttgart) üçüncü. Birincilik ödülüne layık görülen Aris yaptığı konuşmada ”Ödülümü Faşist T.C tarafından tutuklanan Besme’ye adıyorum”dedi.
Öykü dalında : Tufan Çicek (Hannover) birinci , Ozan Uğur (Frankfurt) ikinci , Cenk Ulaş (Frankfurt) üçüncü. Öykü dalı birincisi Tufan Çicek yaptığı konuşmada Ozan Uğur’un ikincilik ödülünü adadığı gibi kendisi de geçmişten günümüze katledilen LGBTİ+’lara adadığını söyledi.
Müzik Solo dalında : Işıl Günay birinci , Songül Erbaş ikinci , Mustafa Sağ üçüncü.
Birinci olan Işıl Günay’da mutluluğunu dile getirdi.
Müzik Grup dalında : Grup Azadi (Hamburg) birinci , Grup Çiya ikinci , Grup Evan üçüncü. Grup Azadi’de birincilik ödülü dolayısıyla herkese teşekkürlerini iletti.