Yeni Yaşam gazetesi tarafından Şişli ilçesinde bulunan Cemil Candaş Kent Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen tören saygı duruşu ile başladı.
Açılış konuşmasının ardından özgür basın mücadelesini konu alan sinevizyon gösterimi yapıldı.
Yeni Yaşam Gazetesi İmtiyaz Sahibi ve HDP Milletvekili Rıdvan Turan, “Gerçekleri ortaya koymak için bu kadar bedel ödeyen, emek sarf eden başka bir yayın var mıdır bilmiyorum. Özgür basın Musa Anter’den bu güne gelen özgürlük, hak hukuk ve adalet mücadelesinin adı oldu. Devletin bütün engellemelerine rağmen büyüyerek, gelişerek bu günlere ulaştı. Eşitsizlikleri, baskıyı, zulmü bilmeyenler bu gelenek sayesinde pek çok şeyden haberdar oldu. Türkiye’de yeri asla doldurulamayacak bir misyonu oldu. Ödül alan tüm basın emekçilerini saygı ve sevgi ile selamlıyorum” dedi.
“Hakikat olmadan adalet, adalet olmadan hakikat olmaz”
Ardından söz alan HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, özgür basın emekçilerini selamlayarak, “Aranızda olmak benim için onur ve gurudur. Apê Musa adına düzenlenen bu ödüller çok önemli bir hikaye hakikat mücadelesinde ısrarı ve özgürlük mücadelesinde inadı yaşatıyor ve yaşatacak. Apê Musa’yı ve bir kısım özgür basın şehidini tanıma fırsatım oldu. Ölüm haberlerini yüreğim yanarak aldığım bu insanlara minnet borcumuz büyüktür. Bize devrettikleri mücadeleyi yaşatmak bizim en önemli sorumluluklarımızdandır. Barış ve demokrasi mücadelesi bütün bu hikayenin en derin köklerinde yer alan hikayedir. Bütün bu emekler ve bedeller barış ve özgürlük içindi. Hakikat olmadan adalet, adalet olmadan hakikat olmaz” dedi.
Ardından söz alan Anter’in oğlu Dicle Anter, özgür basın emekçilerine yönelik katletmeler, gazete binalarının bombalanmalarına varan saldırılara karşı halen dimdik ayakta olduklarını altını çizerek, tüm özgür basın emekçilerine saygı ve selamlarını iletti.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ekrem İmamoğlu da törene bir mesaj gönderdi.
Konuşmaların ardından Mezopotamya Kültür Merkezi (MKM) sanatçıları sahne alarak şarkılarını seslendirdi.
Onur Ödülü Şenyaşar Ailesine
Musa Anter ve Özgür Basın Şehitleri Gazetecilik Ödülleri’nde Onur Ödülü AKP’li Halil Yıldız ve akrabaları tarafından 3 ferdi katledilen Şenyaşar ailesine verildi.
Emine Şenyaşar, hastalıkları nedeniyle gelemediği için görüntülü bir mesaj gönderdi. Şenyaşar mesajında “Çocuklarımı ve eşimi katlettiler. Adaletin peşindeyim. Ankara’ya da İstanbul’a Gaziantep’e, Diyarbakır’a gittim. Ama adalet yok. Adliye binasını kazıdım ama adalet bulamadım. Ailemi yok ettiler. Gazetecilerden bu mücadelemize destek olmalarını istiyorum” ifadelerini kullandı.
Onur ödülünü Şenyaşar ailesi adına Özgürlük için Hukukçular Derneği İstanbul Şubesi üyesi Arzu Eylem Kayaoğlu ve Mehmet Ali Kahraman aldı.
Türkçe Haber Dalı
Musa Anter ve Özgür Basın Şehitleri Gazetecilik Ödülleri “Türkçe Haber” dalında birincilik ödülü “Valilik ‘Nefes darlığından öldü’ demişti: Kulaklarından ve gözlerinden kan gelmiş” başlıklı haberiyle Canan Coşkun’a verildi.
Coşkun’a ödülünü HDK Eşsözcüsü Esengül Demir verdi.
Coşkun ise, “Bugün değişik bir gün. Bu ödülün verildiği haberin ilk duruşmasından geliyorum. Bu ülke çarpıklıklar, iyi ve kötünün yer değiştirdiği bir ülke. Adliyenin önünde, mahkeme salonunda polisler polisiler gazetecileri tehdit ve taciz etti. Bu ödül bana polislerin ve mafya arttıkların gerçek yüzlerini teşhir etmek için güç verdi” dedi.
Ardından “Türkçe Haber” dalında Jüri Özel Ödülü’ne layık görülen Mezopotamya Ajansı Muhabiri Diren Yurtsever ve Birgün gazetesi Editörü Gökay Başcan ödüllerini aldı.
Yurtsever, çok onurlu ve gururlu bir ödül aldığını belirterek, “Gerçekler karanlıkta kalmayacak. Bu sadece bir slogan değil, daha fazlasıydı. Özgür basında çalışan her arkadaş bu sloganı bir yaşam biçimi haline getirdi. Bu mücadele sürecinde de hayatlarını kaybeden arkadaşlarımızı oldu. Bize de bir miras bıraktılar. Bu mirası devraldık. Mültecilerin yaşadıklarına dair bir haber yaptım ama isterdim ki daha iç açıcı bir haberle ödül alsaydım. Gerçeğin sesi olmak gibi bir sorumluluğumuz var. Bu ödülü bu sorumluluğu hisseden herkese atfetmek istiyorum” dedi.
Başcan, ödülü aldığı için onur duyduğunu belirterek, Kanal İstanbul’un bir rant projesi olduğunu ve AKP’nin ömrünün bu projenin hayata geçmesini görmeye yetmeyeceğini kaydetti. Başcan, ödül için herkese teşekkür etti.
Kürtçe Haber Dalı
“Kürtçe Haber” dalında “Ji rûpelên dîrokê 2 stran û helbesteke derbarê kurdan de” başlıklı haberiyle birinciliği layık görülen Mezopotamya Ajansı Muhabiri Kadrî Esen ödülünü aldı. Esen, ödülü aldığı için çok mutlu olduğunu belirterek, Apê Musa’nın izinde yürüdüğünü, kültürüne sahip çıkmanın gereği olarak Kürtçe yazdığını ifade etti. Esen, ödülünü salonda bulunan annelere ve anadilleri uğruna mücadele edenlere itham etti.
Kürtçe Haber Dalı Jüri Özel Ödülü’ne “Lutfiye Gokkan ji bo me hem rêber hem mamoste hem jî dayik bû” başlıklı haberiyle layık görülen Sema Çağlak’a ödülünü Adana’da katledilen Özgür Gündem gazetesi dağıtımcısı Kadri Bağdu’nun eşi Şemse Bağdu verdi.
Çağlak ise, Anter ile birlikte hakikatin de katledilmek istendiğini belirterek, “Ancak Anter’in takipçilerinin bunu boşa çıkardığını söyledi. Apê Musa’nın kaleminin yerde kalmadığını belirten Çağlak, “Gücümüzü Apê Musa, Nujiyan Erhan, Deniz Fırat’tan alıyoruz. Ödülümü özgür basın şehitlerine, hem kadın gazetecilere adıyorum” dedi.
Kadın Haberciliği Ödülleri
Gurbetelli Ersöz Kadın Haberciliği dalında “Ankara’da 35 sağlık kurumundan yalnızca 7’si kürtaj yapıyor” başlıklı haberiyle birincilik ödülüne layık görülen Öznur Değer, ödülünü İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin’den aldı. Değer, çok mutlu olduğunu belirterek, bu geleneğin asla yok olmasına izin vermeyeceklerini kaydetti. Bugünü ve tarihi unutmayacaklarını söyleyen Değer, “Ortadoğu’da kadın olmak çok zor. Kürt kadınları olarak bu yükü omuzluyor, Gurbetellilerin izinde yürümeye devam edeceğiz. Kadınlar hiçbir zaman erkek zihniyetine boyun eğmeyecek” ifadelerini kullandı.
Daha sonra Kadın Haberciliği Jüri Özel Ödülüne layık görülen Medine Mamedoğlu ve Derya Ren ödüllerini aldı. Mamedoğlu, ödülünü Ortadoğu’da çalışan tüm kadınlara, Şenyaşar ailesine ve Cizre bodrumlarında katledilen Rohat Aktaş’a adadığını söyledi.
Ren ise, ödüle layık görüldüğü için çok mutlu olduğunu ifade ederek, kadınların sesinin duyulmasının kendilerini için hayati bir öneme sahip olduğunu kaydetti. Ren, ödülünü basın şehitlerine, Şenyaşar ailesi ve tüm annelere armağan etti.
Karikatür Dalı
Karikatür dalında birincilik ödülleri Musa Keklik ve Fahriye Çıtaklı arasında paylaştırılmıştı. Çıtaklı’nın ödülünü KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik verdi. Söz alan Çıtaklı, karikatür dalında erkek hegemonyasının hakim olduğuna dikkat çekerek, “Kadınlar için çok şey konuşuluyor ama hiçbir şey yapılmıyor. Bu ödülü almak benim için onur oldu” dedi.
Keklik ise, törene katılamadığı için ödülünü onun adına Suna Tunaboylu aldı. Tunaboylu’ya ödülü Barış Annesi Zeynep Calıhan verdi.
Karikatür Jüri Özel Ödülü’ne layık görülen Sait Munzur da törene katılamadığı için onun yerine Cansu İşlek aldı. (Kaynak: MA)