Siyasi iktidarın savaş ve sermayedarlardan yana bütçesi 12 gün süren Meclis görüşmelerinin ardından AKP ve MHP’li milletvekillerinin oylarıyla kabul edildi. 524 milletvekili oy kullandı, 327 ‘kabul’, 197 ‘ret’ oyu verildi.
HDP, CHP ve İYİP’in itirazlarıyla gerçekleşen bütçe oylamasının sonucunda, giderler için 1 trilyon 750 milyar TL, bütçe gelir beklentisi ise 1 trilyon 472 milyar TL olarak belirlendi. Net borçlanma beklentisi ise 278 milyar TL olarak öngörüldü. 2022 Yılı Bütçesi için faiz harcamaları miktarı 240 milyar TL oldu.
Meclis’te 6 Aralık günü başlayan ve dün sonuçlanan bütçe görüşmelerine İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun çete-mafya ilişkileri ve uyuşturucu trafiğindeki rolü damga vurdu.
CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile Sezgin Baran Korkmaz ilişkisine değindi.
Korkmaz’ın Soylu tarafından korunduğuna işaret eden Özkoç, “Sezgin Baran Korkmaz kara para aklamış. Mal varlığına el konulmuş, yurtdışına çıkma yasağı var. Adam elini kolunu sallayarak, İçişleri makamına gitmiş, ertesi gün yurtdışına gitmiş. Ertesi gün yurt dışı yasak kararı, MASAK kararı ve malvarlığına el koyma kararı. İçişleri Bakanı’na sordum. Sezgin Baran Korkmaz’ı kaçırdık, diyor. Adalet Bakanı ‘ver takke el külah’ değil, demez mi?
Bir İçişleri Bakanı sorgulanmaz mı? Hayır, sorgulanmaz. Kolombiya’dan gelen belge doğru mu? dedim, doğru değil. Kokainin yüklü olduğu konteynır numaraları var. Neden yakalamadı? Neden biliyor musunuz? Onlarla kol kola girdiği için yakalamadı. Mafya ile, uyuşturucu bakanı ile kol kola olduğu için buna Millet güvenir mi?” diye sordu.
İçişleri Bakanlığı tarafından El Kaide çetesine vatandaşlık verildiğini ifade eden Özkoç, “Kaç El Nusra’cıya, IŞİD’liye, El Kaide üyesine vatandaşlık verildi? Bu milletin İçişleri Bakanı mı? İhanet mi ediyorsun? Bunu açıklamanız lazım. İşte vicdan, Allah’tan korkmak böyle bir şeydir. Şehit paralarının bu iktidar üzerine oturdu, vermedi. Bu iktidar Allah’tan da korkmayan bir yapı” dedi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın ihracat ile övünmesine tepki gösteren Özkoç, “İhracat, ihracat diyorsunuz. İhraç ettiğiniz malları üretebilmek için ithal ediyorsunuz. Engin Altay, bir yıl önce kuru ekmeğe muhtaç demişti. AKP’den milletvekili iyi ya kuru ekmek yiyorsa aç kalmıyordur’ demişti. 98’de 47, 99’da yüzde 103 yapıldı. Hiç mi rakamlara bakmıyorsunuz. Ekonominin batık olmasının nedeni Türkiye’de ekonomiye güven yok” diye belirtti.
HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş da bütçe görüşmelerinin kapanışında konuşma yaptı, her bütçe döneminde iktidarda bulunanların despot tutumunun görüşmelere damga vurduğunu hatırlattı, “Ancak belki de bu sene iktidarın toplumun protoplazmalarına dek sirayet eden antidemokratik tavrı ve metotları çok daha görünür oldu. Demokrasiye vurulan darbe niteliğindeki kararnameler, kararlar, talimatlar o denli yakıcı neticeler doğurdu ki, geçmişin cunta dönemi icraatları dahi unutulur oldu” dedi.
İktidarda bulunanların hile, yalan, talan ve zorbalıkla vesayet sisteminin sahibi olduğunu vurgulayan Beştaş, “Saray rejimi, Türkiye’yi uçuracağız yalanları ile ülkeyi koca bir çukurun dibine itti, tarihin hiç görmediği en ağır ekonomik, siyasal ve toplumsal krizi halklara, Türkiye toplumuna yaşatılıyor.
Halk içinde kavrulduğu bu derin krizi dillendirmesin diye kutuplaştırma siyaseti dayatılıyor. Terörist ilan etmediğiniz tek bir kesim kalmadı herhalde. İktidarın suçla, yalanla kurduğu bu totaliter rejim, anayasayı fiilen lağvetti ve demokrasinin kırıntısını dahi bitirmeye çalışılıyor” diye konuştu.
Beştaş, Kobanê davası ve partileri hakkında açılan kapatma davasına da değindi, “İmara aykırı olarak yapılan kaçak yapılar gibi hukuka aykırı kaçak bir yargı tesis etmeye çalışıyorsunuz” benzetmesinde bulundu.
“Neyi çözdünüz” sorusunu yönelten Beştaş, “İmkan verilsin, bu sorunu bir haftada çözerim” diyen İmralı’da tutulan Sayın Öcalan’a, dünyada bir benzeri olmayan mutlak tecridi, bununla yetinmeyerek disiplin cezalarıyla tecrit içinde tecridi dayatarak bu sorunu derinleştiriyorsunuz. Bu tutumunuzla Kürt sorunu gibi kadim bir meseleyi bir yüzyıl daha çözümsüz bırakacağınızı sanıyorsunuz. Daha dün görüyorsunuz, yıllarca İmralı’da sizin iradenizle bu soruna dair çözüm arayışları vardı” ifadelerini kullandı.
Kürt halkına açılan savaşta son 40 yılda yaklaşık 4 trilyon dolar harcandığı bilgisini veren Beştaş, Kürtleri inkar ve halklara dayatılan savaş politikalarının iflas ettiğini söyledi. Beştaş konuşmasında, Libya, Suriye, Doğu Akdeniz, Kafkasya’da sürdürülen savaş politikalarına ve Türk devletinin ÖSO, IŞİD, EL Nusra, HTŞ ve türevleriyle ilişkilerine de değindi.
Sarayın hazırladığı bütçede kadınların, çocukların olmadığını vurgulayan Beştaş, “Bütçe görüşmeleri sadece ekonomik tercihlerin değil, aynı zamanda iktidarın toplumsal cinsiyet algısının da turnusol kağıdı! HDP olarak, bütçe hakkının topluma anlatılmasını, halkın bütçe hakkının en geniş tabanda savunulmasını ve halkın katılım hakkını esas aldık çalışmalarımızda. Bu amaçla Bütçe Buluşmaları ve Bütçe Çalıştayları gerçekleştirdik” bilgisini verdi.
Erkek şiddeti sonucu katledilen ve kaybedilen kadınların yanı sıra Deniz Poyraz ve Garibe Gezer’i hatırlatan Beştaş, “Sevgili kadınlar, HDP yönetiminde, toplumsal cinsiyete duyarlı bütçelemeyi mutlaka hayata geçireceğiz! Kadın Bakanlığını kuracağız, bu Genel Kurul’da Kadın Bakanlığı bütçesini hep birlikte tartışacağız! Çünkü bu iktidarı biz kadınlar göndereceğiz” diye vurguladı.
