“Partimiz TKP-ML’nin “Devrimi Örgütle, Geleceği Kazan” şiarıyla gerçekleştirmiş olduğu 2. Kongresini, TİKKO komutan ve savaşçı yapısı olarak selamlıyoruz. Geleceğin yapı taşlarının yeniden döşendiği 2. Kongremizin ortaya koymuş olduğu perspektif ve bakış açısıyla devrim ve sosyalizm mücadelesinin görev ve sorumlulukları daha fazla belirginlik kazanmıştır. Halk ordusunun neferleri olarak kongremizin yol göstericiliğinde göreve hazır olduğumuzu belirtmek isteriz.” sözlerine yer verilen açıklamada 2. kongreye ilişkin vurgular yer aldı.
“2. Kongremiz enternasyonal proletaryaya ve onun öncü kuvvetlerine yönelik önemli mesajlar içermektedir”
tkpml.com sitesinde geçen haberde şu ifadelere yer verildi:
“Büyük bir coşku, iddia ve kararlılıkla tam da partimiz TKP-ML’nin nesnel gerçeklikten hareketle dediği gibi “yakına ama ileriye” doğru atacağımız adımlarımız; sağlam bir zemine, 52 yıllık birikim, tecrübe ve geleneğe sahiptir. Üzerinde yaşadığımız topraklar partimizin direniş ve mücadele geleneği ile mayalanmıştır. Bu maya genç komünist bir önderin mahir elleriyle zemheride yıkık bir köy damında atılmış, fırtınalar içinde bıçak sırtında günümüze taşınmıştır. Bugün de partimiz yeni bir meşale yakmıştır. Bu meşale bugün bizim ellerimizdedir. Geleceği kazanma uğruna partimizin işaret ettiği ışığa doğru yürüyeceğimizden kimsenin kuşkusu olmamalıdır.
Işığımız MLM, önderimiz İbrahim Kaypakkaya, hedefimiz DHD, sosyalizm ve komünizmdir.
Emperyalist-kapitalist sistem daha fazla kar, daha fazla yağma uğruna doğayı ve onun üzerinde yaşayan tüm canlıları her geçen gün felakete doğru sürüklemektedir. Emperyalistler arası rekabet keskinleşmiş, emperyalistler arası çelişkiler derinleşmiştir. Çelişkinin bir tarafı başını ABD’nin çektiği NATO oluştururken, diğer tarafında Çin-Rusya ekseni bulunmaktadır. Emperyalistler arası kamplaşma kimi askeri seçenekleri ön plana çıkarmıştır. Ortadoğu ve Ukrayna’da devam eden çatışma ve savaşların emperyalist karakteri gizlenemez bir gerçeklik halini almıştır. Emperyalist dünya savaşı bir tehdit olmaktan çıkmış nesnel bir duruma dönüşmüştür.
Faşist Türk devleti de bu koşullarda yayılmacı ilhakçı politikalarını yaşama geçirmek için saldırganganlığını hız kesmeden devam ettirmektedir. Başta devrimci-komünist ve yurtsever güçler olmak üzere tüm ilerici demokrat kesimler üzerinde yoğun bir faşist terör estirmektedir. Tüm bu faşist terörden işçi sınıfı ve toplumun diğer tüm kesimleri de nasibini almaktadır. Hak gaspları, gözaltı ve tutuklama halkımızın tepesinde “Demokles’in Kılıcı” gibi sallandırılmaktadır.
Tüm bu emperyalist saldırganlık ve faşist terör koşullarında partimizin başarıyla gerçekleştirdiği 2. Kongresi aynı zamanda tarihsel bir role ve anlama sahiptir.
Parti 2. Kongremizin “devrim mücadelesinin başından sonuna kadar silahlı mücadele temeli üzerinden yükseleceğini; silahlı halk ayaklanmasını hedefleyen ve fakat ‘küçük gruplar, büyük cüretler’ temelinde, gerilla mücadelesinin devrimin başından sonuna kadar uygulanabilir olduğunu tespit etti” kararı halk ordumuzun silahlı mücadele hattının temelini ve yönünü teşkil edecektir. 2. Kongremizin tarihsel rolü silahlı mücadeledeki ısrarımızda anlam kazanacaktır.
Bu gerçekliğin bilincinde olarak şunu biliyoruz ki Partimizin 2. Kongresi, işçilerin, köylülerin, kadınların, farklı inançlardan, milliyetlerden ve kimliklerden halkımızın kongresidir.
2. Kongremiz enternasyonal proletaryaya ve onun öncü kuvvetlerine yönelik önemli mesajlar içermektedir.
Nasıl ki partimiz tarihi içerisinde düşman saldırıları karşısında bedel ödemekten ve daha önemlisi bedel ödetmekten geri durmadıysa, bugün ve gelecekte de emperyalist saldırganlık ve faşist terör karşında bedel ödemekten ve bedel ödettirmekten geri durmayacaktır.
Yüzlerce ölümsüzleşenlerimiz, gazilerimiz ve onbinlerce parti emektarı taraftarı ile tarih buna tanıktır. Gelecekte de tanık olmaya devam edecektir.
TKP-ML TİKKO Komutanlığı”