PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik tecrit ile cezaevlerinde artan hak ihlallerinin sonlandırılması talebiyle siyasi tutuklular tarafından 27 Kasım 2020’de başlatılıp, 257’inci gününe ulaşan süresiz-dönüşümlü açlık grevi eylemine ilişkin Özgürlük İçin Hukukçular Derneği’nden (ÖHD) yazılı açıklama geldi.
Koronavirüs (Kovid-19) salgını ile beraber tutukluların birçok hakkının askıya alındığı belirtilen açıklamada, açlık grevini sürdüren tutukluların bu şartlar altında sağlıklarının geri dönülemez hasarlara yol açabileceği uyarısında bulunuldu.
ÖHD açıklamasında, hukuk kurumu olarak tutuklularla yaptıkları görüşmeler neticesinde bu konu hakkında birçok kez rapor ve basın açıklamasında bulunulmasına rağmen demokratik kamuoyunun bu can yakıcı meseleyi ana gündemi haline getiremediği eleştirisinde bulunuldu.
“Trajik sonuçlarını daha önce hep beraber gördük”
Açıklamanın devamında şunlar kaydedildi:
“Daha önce benzer süreçleri hep birlikte yaşadığımız ve trajik sonuçlarını hep beraber gördüğümüz açlık grevi eylemlerinin en temel talebi olan tecridin kaldırılması talebi aynı zamanda Kürt meselesinin ve Türkiye’nin demokrasi meselesinin çözümünde temel bir anahtar işlevi gördüğünü göz ardı etmeden bu meseleye hak ettiği şekilde ciddi yaklaşarak temel meselemiz olarak değerlendirmek tüm demokratik kamuoyunun görevi ve sorumluluğu olduğunu hatırlatmak istiyoruz.
Bizler Özgürlük İçin Hukukçular Derneği Merkezi Hapishane Komisyonu olarak, İnsan Hakları Kurumlarını, Hukuk Kurumlarını, Baroları, Tabip odalarını, Siyasi Partileri ve Demokratik Kitle Örgütlerini ; Mahpusların yasal ve meşru talepleri olan tecridin kaldırılması taleplerinin karşılanması için daha fazla görev ve sorumluluk almaya davet ediyor, bu konuda yapılacak her türlü girişimde üstümüze düşecek sorumluluğu yerine getireceğimizi Yurtsever Demokratik Kamuoyunun bilgisine sunuyoruz.”
