Kadın ve LGBTİ+ avukatlar, baro başkanlarına Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) emekli olan üyesinin yerine üç aday belirleyeceği 15 Ocak’taki seçim öncesi çağrıda bulundu. Çağrı metninde “AYM’ye üye yargıç olarak seçilecek üç adayı da toplumsal cinsiyet eşitliğine ve toplumsal gerçekliğimizin meselelerine duyarlı ‘kadın ve LGBTİQ+’ aday adayları arasından belirlemelerini istiyoruz” denildi.
Türkiye’nin dört bir yanından baroların üyesi olan yüzlerce kadın avukat, geçtiğimiz Türkiye Barolar Birliği Başkanlığı seçimleri sürecinde “Şiddete Karşı Deklarasyon” ilan etmişti. Deklarasyonda “toplumsal cinsiyete dayalı şiddet ve ayrımcılığa, heteroseksizme ve cis seksizme dur” denilerek eylem planı için talepler sıralanmıştı.
15 Ocak’ta yapılacak seçimde baro başkanları, AYM’nin emekli olan üyesi Celal Mümtaz Akıncı’nın yerine seçilmesi için üç aday belirleyecek. Daha sonra Meclis üç kişi arasından birini seçecek.
Kadın ve LGBTİQ+ avukatların 15 Ocak’taki seçim öncesi baro başkanlarına, Meclis üyelerine ve kamuoyuna seslendikleri çağrı metninden öne çıkan kısımlar şöyle:
15 Ocak’ta yapılacak seçimde baro başkanları, AYM’nin emekli olan üyesi Celal Mümtaz Akıncı’nın yerine seçilmesi için üç aday belirleyecek. Daha sonra Meclis üç kişi arasından birini seçecek.
Kadın ve LGBTİQ+ avukatların 15 Ocak’taki seçim öncesi baro başkanlarına, Meclis üyelerine ve kamuoyuna seslendikleri çağrı metninden öne çıkan kısımlar şöyle:
15 Ocak’ta yapılacak seçimde baro başkanları, AYM’nin emekli olan üyesi Celal Mümtaz Akıncı’nın yerine seçilmesi için üç aday belirleyecek. Daha sonra Meclis üç kişi arasından birini seçecek.
Kadın ve LGBTİQ+ avukatların 15 Ocak’taki seçim öncesi baro başkanlarına, Meclis üyelerine ve kamuoyuna seslendikleri çağrı metninden öne çıkan kısımlar şöyle:
- Yargı toplumun ekolojik, sağlıkla ilgili, ekonomik ihtiyaçlarından; etnisite, cinsel yönelim ve cinsiyet veya yaşla, eğitim durumu ile ilgili vb. maruz kalınan ayrımcılık konularından habersiz, bunlara duyarsız ve aksine dezavantajlı kişilerin yeniden yeniden mağdur edilmesine neden olacak kararlar üretirse yargıya güven duyulması imkânsızlaşır.
- Bu anlamda çeşitli cinsel yönelimlerden, cinsiyetlerden, yoksulluk/varsıllık düzeylerinden, sağlık durumlarından, farklı kültürel özelliklerden kişilerin yargıç olması, akıl ve vicdan ilkelerine uygun adil kararlar verilmesini kolaylaştırabileceği gibi çeşitli düşüncelerin çarpışmasıyla toplumsal gerçeklik içinde yan yana duran birçok meselenin de birlikte çözümlenmesinin önünü açabilecektir.
- Demokratik hukuk devletlerinin olmazsa olmazı tarafsız ve bağımsız yargıda eşitliğin tesis edilemiyor olması bir meşruiyet sorunudur. Tek bir kadın ve lgbtiq+ üyenin yer almadığı bir yargının meşruiyetinden söz edilemez.
Diyarbakır Barosu’nun eski başkanlarından Cihan Aydın, geçtiğimiz günlerde Twitter hesabından açıklama yaparak aday adaylık başvurusundan başka bir aday adayı olan avukat Zülal Erdoğan Bilal lehine feragat ettiğini açıklamıştı.
AYM’nin cinsiyet eşitliği karnesi
Çağrı metninde AYM’nin geçmişine cinsiyet eşitliği odağında bakılarak sayısal veriler paylaşıldı:
- AYM’de hâlen hiçbir kadın üye bulunmuyor.
- AYM’nin kuruluşundan bu yana görev yapan 124 üye yargıcın yalnızca beşi kadındı.
- Şimdiye değin 11 başkanı olan AYM’nin başkanlarından yalnızca biri kadındı.
- AYM’nin bugüne kadar hiçbir başkanı veya üyesi kadın avukatlar arasından olmadı.
- Son kadın üyenin emekli olduğu 2014’ten sonra AYM’de kadın üye yer almadı.
AYM üyeliği için aday adayı olan avukatlar arasında Ankara Barosu LGBTİQ+ Hakları Merkezi kurucularından avukat Öykü Didem Aydın ve İstanbul Barosu Adil Yargılama Takip Merkezi Başkanı avukat Aynur Tuncel Yazgan bulunuyor.