Urfa’nın Halfeti ilçesine bağlı Dergili (Dêrto) Mahallesi’nde, 18 Mayıs 2019 tarihinde yaşanan çatışma sonrası Halfeti ve Bozova ilçelerinde gözaltına alınan 54 kişiye işkence yapıldığı belirtilmesi üzerine başlatılan soruşturma kapsamında hastane ve kamera görüntülerine ilişkin bilirkişi raporu hazırlandı.
3 jandarma personeli tarafından hazırlanan raporda, 12 güne ait olan 6 TB’lık TEM Şube, Urfa Adliyesi, hastane ve Yaylak Karakolundaki görüntü incelendi. Ancak, raporda “İşkence yok” denildi.
Adli tıp kurumu (ATK) ise hastane raporlarına ilişkin “Sıyrıklar var ama ölümcül değil” tespitinde bulundu.
İşkencenin sıyrığı olur mu?
Mezopotamya Ajansından Barış Polat’a konuşan, soruşturmayı takip eden Urfa Barosu İnsan Hakları Merkezi Başkanı Avukat Gökhan Dayık, “İşkencenin sıyrığı olur mu” diye sordu.
Dayık’ın değerlendirmesi şöyle:
“Bu rapor tarafsız olarak sunulmamış. 8 sayfalık bir rapor ve görüntülerin kesintiye uğradığını gördük. Ciddiyetten uzak bir rapor hazırlanmış. TEM Şube ve hastanelerde toplanan görüntülerden ibaret. Elimize ulaşan raporda işkencenin yapılmadığı söyleniyor. İnsanın aklıyla dalga geçer gibi ‘İşkence ve kötü muamele olmamıştır’ tarzında bir rapor tanzim edilmiş. Yine, hastanelerden alınan raporlarda darp, cebre ilişkin dosyada raporlar var. Tabii bunlar yetersiz düzeyde. Özellikle bu dosyanın üzerini kapatmaya yönelik raporlar olarak değerlendiriyoruz. Adli tıp raporlarına baktığımız zaman herhangi bir hayati tehlikenin olmadığı yine kimi sıyrıkların olduğu raporlanmış. İşkencenin sıyrığı olur mu?”
Barolara çağrı
İşkenceye gören kişilerin kendi mahallelerinde ve ilçelerinde büyük baskılara maruz kaldığını söyleyen Dayık, olaydan sonra gittikleri Halfeti’de bir kişinin kolluk tarafından tehdit edildiğini öğrendiklerini belirtti. Dayık, insanlara “Suç duyurusundan vazgeçin, biz istediğimiz zaman sizi gözaltına alıp işkence yaparız” denilmek istendiğine dikkat çekti.
Daha önce gözaltına alınan 13 kişiden 7’sinin 8 gün önce tekrar gözaltına alındığını hatırlatan Dayık, “Bu dosya takipsizliğe doğru gidiyor. Ciddi işkence iddiaları vardı ve bunun yargılamasının yapılması gerekiyordu. Bu olayın üzerinden 7 ay geçmesine rağmen kolluktakilerin ifadeleri daha alınmış değil. Savcılık bize ‘aksilikler, iş yoğunluğu’ gibi gerekçeler sunuyor. Bu süreç sürünceme de bırakılıyor” diyerek barolara dosyaya sahiplenme çağrısında bulundu.