Türkiye Komünist Partisi-Marksist Leninist (TKP-ML) Merkez Komite yaptığı açıklamada, “Coğrafyamız sınıflar mücadelesi pratiği içinde doğan ve kendini mücadelenin kızgın ateşinde var eden partimiz, yarım asırlık tarihini geride bırakmanın haklı gururunu yaşıyor. Komünist önder İbrahim Kaypakkaya ve sınırlı sayıda kadro tarafından 24 Nisan 1972’de, “herkesin gözü önünde yükseklere bir bayrak çekiyoruz” denilerek kurulan TKP-ML, komünizm bayrağını 51. yıldır dalgalandırmaya devam ediyor.
Partimiz yarım asırlık bu süreçte birçok başarı kazanırken, aynı zamanda yenilgilere uğradı; binlerce kadro, militan ve savaşçıyı saflarına katarken aynı zamanda en değerli kadro, savaşçı ve militanlarını ölümsüzlüğe uğurladı; ideolojik çizgisinden hiçbir zaman ödün vermezken politik-pratik hatalar da yaptı; tıpkı diyalektiğin yasaları gibi…Ama Marksizm-Leninizm ve Maoizm’in özünden hiç kopmadı, Demokratik Halk Devrimi ve komünizm davasından vazgeçmedi, devrimin silahlı çizgisini hiçbir zaman inkar etmedi, devrime sırtını dönmedi. Partimizin kuruluşundan bu yana devrim yapmış partiler de dahil olmak üzere onlarca-yüzlerce komünist parti revizyonizm bataklığına gömülürken, Partimiz MLM dünya görüşü sayesinde bu tehlikeden kendini esasta korudu, hatalarına karşı özeleştirel yaklaşmayı ilke edinmesinden kaynaklı kendisiyle hesaplaşmayı her daim bildi.” dedi.
Açıklamanın devamında,
“Kimi zaman bu hesaplaşmaları eksik kaldı ama çoğunlukla hatalarının altını öyle kalın çizgilerle çizdi ki, madalyonun öteki yüzü yani zaferleri, başarıları, doğru ve öngörülü tespitleri önemli oranda karanlıkta kaldı.
Oysa partimiz, uluslararası alanda revizyonizme karşı tavır alan ilk komünist partilerden biridir ve toprak işgallerindeki ve işçi sınıfının en ileri örgütlenmelerinin yaratılmasındaki öncü misyonundan, işkencelerde İbrahim Kaypakkaya’nın “ser verip sır vermeme” ilkesini büyütmeye; zindanları birer direniş kalesi ve okula çevirmekten, hapishanelerden firar etmeyi gelenek haline getirmeye; coğrafyamızdaki sınıf mücadelesinin en temel direniş dinamiklerinde, Rojava’da başta Kürt ulusu olmak üzere bölge halklarının kendini savunma temelindeki silahlı mücadelesinde yer almaktan, halk gençliği içerisinde yarattığı değerlere ve son yıllarda da kadın mücadelesinde attığı adımlara kadar sayılamayacak örneklerle dolu, güçlü bir tarihe sahiptir.
Partimiz, yarım asrı aşan mücadele tarihinde coğrafyamız sınıf mücadelesinin engin denizinde yer alarak kendini var etti ve yarım asırdır bu topraklarda her türden saldırıya rağmen komünizmin kızıl bayrağını dalgalandırmayı sürdürdü” sözlerine yer verildi.
Açıklama son olarak; Bu tarih; sınıf mücadelesi içinde başta sınıf düşmanlarımıza karşı can bedeli mücadele içinde ölümsüzleşenlerimiz, gazilerimiz ve tutsak yoldaşlarımız olmak üzere, Türk-Kürt uluslarından, çeşitli milliyet ve inançlardan halkımızın geleceği kazanma iradesinin somut kanıtıdır.
Partimiz TKP-ML, bu tarihin yaratıcısı, sahibi ve sürdürücüsüdür.
Türk hâkim sınıfları cumhuriyetlerinin yüzüncü yılını geride bırakırken, yüzyıllık tarihlerini 6 Şubat tarihinde gerçekleşen ve onbinlerce insanın göz göre göre katledildiği toplu bir katliamla taçlandırmış durumdadırlar. Yüzyıllık cumhuriyet; Türk, Kürt uluslarından, çeşitli milliyet ve inançlardan halkımıza, sömürü, yoksulluk, baskı ve katliamdan başka bir şey getirmedi. Şimdi de önümüzdeki seçimlerde “her şeyin düzeleceği” propagandası yapmaktadırlar. Seçimlerin ve parlamentonun işçi sınıfı ve halk için bir kurtuluş yolu olmadığı, tarihsel tecrübeyle sabittir.
Partimiz kuruluşundan günümüze yarım asırlık mücadele tarihinde, Türk hakim sınıflarının bu politikalarına karşı mücadele etti. İşçi sınıfı ve emekçi halkımızın çıkarlarını her şeyin üstünde tuttu. Bu kavgada bedel ödedi ve bedel ödetti.
Bir kez daha kararlılıkla beyan ediyoruz ki; 51. yılımızda bu tarihe başarı ve zaferlerle dolu yeni sayfalar ekleyeceğiz ve nihai zafere yani komünizme kadar soluksuz bir kavganın öncüsü olmaya devam edeceğiz.
Komünizmin coğrafyamızda yükseklere çekilen kızıl bayrağı, 51 yıldır dalgalanmaya devam diyor. Coğrafyamızda komünizmin meşalesi olan partimiz gidilecek yolu, varılacak hedefi aydınlatmayı sürdürüyor” şeklinde sona erdi.